
ist-M.04:02 » M2 Yenikapı-Hacıosman Metro Hattı
-
- Serbest Geçiş
- Mesajlar: 741
- Kayıt: 28 Eyl Çrş, 2011 15:47
Çok tuhaf bir açıklama madem Haliç'in zemini içinden tünel yapmaya uygundu, 85 m yüksekliğinde kuleleri olan bir metro köprüsüyle tasarıma neden başlanmış ve yıllarca bu mevzu bir tıkanmaya sebep olmuştu.
Dahası Haliç'in dibine tünel yapmak için gömülmesi gereken parayı başka yerlerde metro yapmaya gömsek daha iyi olmaz mı?
----------------------------------------------------------------------------------------
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, seçime 5 gün kala açıklayacağını söylediği "sürpriz projesi"ni Esenler'deki mitingde duyurdu. Kadir Topbaş, projeden bahsederken, sözlerine, "İki yarımadayı birbirine bağlayan iki tane köprü var. Bir tanesi Galata Köprüsü, bir diğeri Unkapanı Köprüsü. Esasında Unkapanı Köprüsü'nün adı Valide Sultan Köprüsü. Çünkü 1836 yılında Valide Sultan tkarafından yaptırılmış bir köprü idi. Daha sonra 1875'te tekrar yenilendi Fransızlar tarafından. 1940 yılında da bu köprü devreye girdi" ifadesini kullandı.
DİLİ SÜRÇTÜ
Konuşmasının devamında Topbaş'ın dili sürçtü; "Biz şimdi bu köprüyü kaldırıyoruz. Galata Köprüsü kalkıyor. Tarihi özelliği yok. Köprüyü kaldırıyoruz, ne oluyor? İnsanlar arabalı vapurla mı geçecek? Nasıl olacak? Köprü kalkıyor, köprünün yerine denizin altından geçen bir tünel, tüp yapıyoruz" dedi. Ancak sözlerini hemen düzeltti; "Biz çalıştık, dersimize çalıştık ve şimdi İstanbullulara arz ediyoruz. İşte Unkapanı Köprüsü oradan kalkıyor ve Saliha Sultan tarzı bir tünelle inşallah İstanbullulara hizmet verecek" diye konuştu.
http://tinyurl.com/qf32h4p
---------------------------------------------------------------------------------------------
Dahası Haliç'in dibine tünel yapmak için gömülmesi gereken parayı başka yerlerde metro yapmaya gömsek daha iyi olmaz mı?
----------------------------------------------------------------------------------------
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, seçime 5 gün kala açıklayacağını söylediği "sürpriz projesi"ni Esenler'deki mitingde duyurdu. Kadir Topbaş, projeden bahsederken, sözlerine, "İki yarımadayı birbirine bağlayan iki tane köprü var. Bir tanesi Galata Köprüsü, bir diğeri Unkapanı Köprüsü. Esasında Unkapanı Köprüsü'nün adı Valide Sultan Köprüsü. Çünkü 1836 yılında Valide Sultan tkarafından yaptırılmış bir köprü idi. Daha sonra 1875'te tekrar yenilendi Fransızlar tarafından. 1940 yılında da bu köprü devreye girdi" ifadesini kullandı.
DİLİ SÜRÇTÜ
Konuşmasının devamında Topbaş'ın dili sürçtü; "Biz şimdi bu köprüyü kaldırıyoruz. Galata Köprüsü kalkıyor. Tarihi özelliği yok. Köprüyü kaldırıyoruz, ne oluyor? İnsanlar arabalı vapurla mı geçecek? Nasıl olacak? Köprü kalkıyor, köprünün yerine denizin altından geçen bir tünel, tüp yapıyoruz" dedi. Ancak sözlerini hemen düzeltti; "Biz çalıştık, dersimize çalıştık ve şimdi İstanbullulara arz ediyoruz. İşte Unkapanı Köprüsü oradan kalkıyor ve Saliha Sultan tarzı bir tünelle inşallah İstanbullulara hizmet verecek" diye konuştu.
http://tinyurl.com/qf32h4p
---------------------------------------------------------------------------------------------
- alabay
- Evliya Çelebi
- Mesajlar: 5582
- Kayıt: 21 Eyl Cum, 2007 12:12
Ne içiyor bunlar?
Haliçin altından metro tüneli kazmak mümkündü. Ama aması var. Şişhane bir tarafta, Unkapanı ve Vezneciler öteki tarafta, hepsi çok ama çok daha derinde yapılmalıydı o zaman. Sanırım, bu ta Taksime kadar işleri karıştırırdı. O açıdan, metroyu köprüden geçirmek fena değildi herhâlde. Ama o metro istasyonu gerizekâyıâlâ bir procceydi. Köprünün iki ucunda metro istasyonu bir taraftan garipti, çünkü Şişhanede çok ard arda olacaktı, ama bir büyükşehirde sadece halk ve bilhassa turistler gezmez, işle uğraşanlar aceleci olur (genellikle). Ve bu açıdan 1 veya 2 kilometrelik istasyon açıkları olan bir şebekede, gerekirse 300, 500 metre sonra da istasyon yapılır. Aynısı Tokyoda da öyle, en basit (ve garip) misali Şinyuku.
Ama herhangi bir araç ve(ya) yaya köprüsünü kaldırmak büsbütün manyaklık olur. Bana öyle geliyor ki, o kadar sigara içmiş millet dolaşiyor ki, şu tünel ve yeraltı geçitlerindeki karbonmonoksit ile karbondioksit, artı mikrotoz ve ağır metaller hakkında kafa yoran yok. Bunlar çok ciddî sağlık konuları. Daha bugün dünya mı, AB çapı mı, unuttum, evlerdeki kötü havadan oluşan akcıger kanserleri konuydu. En büyük problem, açık ateşlerde pişirilen yemekler. Bu kadar basit ve otantik şey. Ve biz gidiyoruz, İstanbul trafiğini tünellere tıkıyoruz. Vay, vay, vay. İnşaallah bu tip düşünen kafalar biranevvel ortadan kaybolur. Ve ardından aynısı veya daha da beteri gelmez.
Haliçin altından metro tüneli kazmak mümkündü. Ama aması var. Şişhane bir tarafta, Unkapanı ve Vezneciler öteki tarafta, hepsi çok ama çok daha derinde yapılmalıydı o zaman. Sanırım, bu ta Taksime kadar işleri karıştırırdı. O açıdan, metroyu köprüden geçirmek fena değildi herhâlde. Ama o metro istasyonu gerizekâyıâlâ bir procceydi. Köprünün iki ucunda metro istasyonu bir taraftan garipti, çünkü Şişhanede çok ard arda olacaktı, ama bir büyükşehirde sadece halk ve bilhassa turistler gezmez, işle uğraşanlar aceleci olur (genellikle). Ve bu açıdan 1 veya 2 kilometrelik istasyon açıkları olan bir şebekede, gerekirse 300, 500 metre sonra da istasyon yapılır. Aynısı Tokyoda da öyle, en basit (ve garip) misali Şinyuku.
Ama herhangi bir araç ve(ya) yaya köprüsünü kaldırmak büsbütün manyaklık olur. Bana öyle geliyor ki, o kadar sigara içmiş millet dolaşiyor ki, şu tünel ve yeraltı geçitlerindeki karbonmonoksit ile karbondioksit, artı mikrotoz ve ağır metaller hakkında kafa yoran yok. Bunlar çok ciddî sağlık konuları. Daha bugün dünya mı, AB çapı mı, unuttum, evlerdeki kötü havadan oluşan akcıger kanserleri konuydu. En büyük problem, açık ateşlerde pişirilen yemekler. Bu kadar basit ve otantik şey. Ve biz gidiyoruz, İstanbul trafiğini tünellere tıkıyoruz. Vay, vay, vay. İnşaallah bu tip düşünen kafalar biranevvel ortadan kaybolur. Ve ardından aynısı veya daha da beteri gelmez.
- Esat
- Pir-i Seyyâh
- Mesajlar: 18145
- Kayıt: 17 Eyl Pzt, 2007 13:37
Şimdi üşenmedim gittim şu meşhur siluete bir de yerinden bakayım dedim, baktım baktım şu bizim Süleymaniye yi gölgeliyor, siluetin içine ediyor denilen köprüyü bir türlü göremedim, halbuki burası Kız Kulesinin orası işte, hatta daha ileri de yürüdüm oradan da böyle göğe yükselen kocccaaaa bacaklar göremedim yani bir türlü ne Galata Kulesi ne de Süleymaniye yi baskılayan, ezen bir köprü göremedim, benim siluet algım mı bozuk gözlerim mi?


-
- Serbest Geçiş
- Mesajlar: 747
- Kayıt: 22 Haz Cmt, 2013 12:22
M2-Marmaray aktarması yeni açıldığı zamanlarda Yenikapı'da tren neredeyse boş kalkardı. Dün tekrar bindim; Marmaray'dan insanlar M2'ye yöneliyordu, ayakta gidenler bile vardı. Belki ileride Banliyöler tamamen açılıp talep daha da artarsa ikili işletmeyi bırakıp direkt Hacıosman-Yenikapı işlenmesine de başlarlar
-
- Seyyah
- Mesajlar: 3560
- Kayıt: 04 Ara Sal, 2012 10:41
- Özgür Türkler
- Yıllık Paso
- Mesajlar: 366
- Kayıt: 15 Oca Prş, 2009 08:44
- alabay
- Evliya Çelebi
- Mesajlar: 5582
- Kayıt: 21 Eyl Cum, 2007 12:12
Böyle bir durumda peronları uzatmak da gerekebilir. Bu burada yapılan bir şey. Ben başından beri hep söylemiştim, bu küçük tutulan şeyler sonra çift misli pahallıya patlıyorlar. Bu da zamanına göre aslında neredeyse biraz miniydi. Orası İstanbul, Yalova değil ki.
Frekansı daraltmak için durum nasıl? Elverişli mi? Sanırım yeni araçlar gerekir, ama onlar olsa da, teknik açıdan durum nasıl?
Frekansı daraltmak için durum nasıl? Elverişli mi? Sanırım yeni araçlar gerekir, ama onlar olsa da, teknik açıdan durum nasıl?
-
- Serbest Geçiş
- Mesajlar: 747
- Kayıt: 22 Haz Cmt, 2013 12:22
İstasyonların çoğu yerüstü zaten. Peron uzatmak çok zor olmasa gerek
Kaynak : http://tr.m.wikipedia.org/wiki/M1A_hatt%C4%B1Hat, hafta içi 06:00-00:00 saatleri arasında yoğun zamanlarda Aksaray-Otogar arasında 3 dakika, Otogar-Havalimanı arasında 6 dakika da bir sıklıkla çalışır.
-
- Seyyah
- Mesajlar: 3560
- Kayıt: 04 Ara Sal, 2012 10:41
Okuyunca benim bile kafam karıştı.Hat, hafta içi 06:00-00:00 saatleri arasında yoğun zamanlarda Aksaray-Otogar arasında 3 dakika, Otogar-Havalimanı arasında 6 dakika da bir sıklıkla çalışır.
Şair şunu demek istemiş: Aksaray'dan yoğun saatlerde, altı dakikada bir Aksaray-Otogar-Kirazlı ve her Kirazlı aracından üçer dakika sonra olmak üzere yine altı dakikada bir Aksaray-Otogar-Havalimanı araçları kalkar. Sol peron Kirazlı, sağ peron ise Havalimanı yönüne giden araçlara ayrılmıştır.