gnl-L.10 » Kent İçi Otobüsler
- Esat
- Pir-i Seyyâh
- Mesajlar: 18075
- Kayıt: 17 Eyl Pzt, 2007 13:37
gnl-L.10 » Kent İçi Otobüsler
Kent içi toplu taşımacılıkta kullanılan otobüslerin resim ve bilgilerini bu başlık altında derleyebiliriz.
İlk resimler benden olsun, firmaların yeni konsepti Hybrid motorlu araçlar, alçak tabanlı otobüs çözümleri.
İlk araçlarımız VanHool A300 HybridBus
Ardından yine Van Hool AG300 Hybrid ler bu araçlar Brüksel DeLjin işletmesi tarafından kullanılıyormuş.
İlk resimler benden olsun, firmaların yeni konsepti Hybrid motorlu araçlar, alçak tabanlı otobüs çözümleri.
İlk araçlarımız VanHool A300 HybridBus
Ardından yine Van Hool AG300 Hybrid ler bu araçlar Brüksel DeLjin işletmesi tarafından kullanılıyormuş.
En son Esat tarafından 21 Kas Pzr, 2010 20:30 tarihinde düzenlendi, toplamda 1 kere düzenlendi.
- alabay
- Evliya Çelebi
- Mesajlar: 5557
- Kayıt: 21 Eyl Cum, 2007 12:12
"Durağa yanaşma medeniyeti", haha ...
Evet, şu Hibrit tekniği artık her ağızda. Biz burada dört midibüs yerine bu senenin sonuna doğru üç veya dört LPG ile işleyen otobüs alacağız. LPG pek fazla konuşulmuyor gibi, ama o da elverişli, ucuz ve temiz (ve Euro 4/5'ten az gürültülü!) bir teknik.
B. Alabay
Evet, şu Hibrit tekniği artık her ağızda. Biz burada dört midibüs yerine bu senenin sonuna doğru üç veya dört LPG ile işleyen otobüs alacağız. LPG pek fazla konuşulmuyor gibi, ama o da elverişli, ucuz ve temiz (ve Euro 4/5'ten az gürültülü!) bir teknik.
B. Alabay
-
- Sezonluk Yolcu
- Mesajlar: 156
- Kayıt: 05 Haz Cum, 2009 15:17
Temsa'nın Avenua modeli İett denemelik verildi.Asya Yakasında sefer yapıyor şu aralar.İnşaallah başarılı olur.KÖRÜKLÜ MODELİ HENÜZ YOK BİLDİĞİM KADARIYLA.
Volvo'nun çift körüklüsü var,Vanhool'unda var.
Solaris'e soğuğum.
Dizel motoruda olan troleybüs modelleri ilgimi çekiyor.Çünkü muhtemel bir aksilikte onunla devam edebilir.Akülü olanlara İstanbul için sıcak bakmıyorum çünkü akülerler 45km. saat hız yapabiliyor bildiğim kadarıyla ve eminimki yokuşlarda bu ciddi olarak düşer.
Man,BMC ve Güleryüz'dende %100 alçak tabanlı daga güzel medeller bekliyorum.Bmc yaptı galiba.
Volvo'nun çift körüklüsü var,Vanhool'unda var.
Solaris'e soğuğum.
Dizel motoruda olan troleybüs modelleri ilgimi çekiyor.Çünkü muhtemel bir aksilikte onunla devam edebilir.Akülü olanlara İstanbul için sıcak bakmıyorum çünkü akülerler 45km. saat hız yapabiliyor bildiğim kadarıyla ve eminimki yokuşlarda bu ciddi olarak düşer.
Man,BMC ve Güleryüz'dende %100 alçak tabanlı daga güzel medeller bekliyorum.Bmc yaptı galiba.
- alabay
- Evliya Çelebi
- Mesajlar: 5557
- Kayıt: 21 Eyl Cum, 2007 12:12
Gülüposurur diye bir şey yok artık benim için! 45 km/h aslında yeterli, iş tabiîki, bunun ne şekilde elde edildiğine bakar. Güç üst sınırı mı, yoksa işletme ast sınırı mı? İkincisinde, yokuşta güç arttırılır ve 45 km/h kalır. Yine de 60 veya 80 belki daha elverişlidir, evet.
Problem(ler)e ama yanlış açıdan yanaşılıyor yok şehir, yok klima, yok yolcu yükü ... problem araçlarda değil, problem beceriksizlikte. Bu ortadan kalkmazsa, yani itina denen o şey ciddî bir şekilde girmezse hesabın içine, hayatta bunlar olmayacak. ne bunlar, ne başka bir şey. O güzelim Citaro'ların ne olduğunu gördüm, aman Tanrım! Ordaki sürüş için İkarus yeter, Citaro ne alıyorsunuz? Hiç gerek yok. Citaro denen vasıta, durak kültürüne büyük bir adım idi. Durak nerede, kültürü nerede? Yanaşması yok, kapı açması yok, eğilmesi yok, kaldırım hesabı yok.
Bizde yolculuk kültürü de yok. ne o öyle, öküz gibi tek kapıdan biniliyor? Herkes imanlı falan geçiniyor ... neden "gavur" ülkelerin sistemleri bu konuda çökmüyor? Kontrolör sistemi mi yok? Capitol'da 2 numaralı otobüse arka kapıdan binmek zorunda kaldım, ta Bostancı sondurakta otobüs boşaldı ki, öne gidip, bilet basabildim. 10S otobüsünde bir kadının bileti kontörsüzdü, parasını da şoför bozamadı, ne dedi, yarın iki kez basarsınız dedi. Ve inanıyorum (!), o kadın ertesi gün çift bastı. İşte kültür bu!
Biz de hâlâ troleybüs mü, körük mü, hız mı, beş vites mi diye düşünüyoruz. Phileasçı yaptınız beni, ama uzaktan "fikir" üretmiyorum, gidip, gördüm. Bir çok detaya baktım, işletmeye baktım, yolları gözden geçirdim, rampaları gördüm, ... ve kulağımı rahatsız edici bir şekilde kurcalayan "şeylere" de bindim.
B. Alabay
Problem(ler)e ama yanlış açıdan yanaşılıyor yok şehir, yok klima, yok yolcu yükü ... problem araçlarda değil, problem beceriksizlikte. Bu ortadan kalkmazsa, yani itina denen o şey ciddî bir şekilde girmezse hesabın içine, hayatta bunlar olmayacak. ne bunlar, ne başka bir şey. O güzelim Citaro'ların ne olduğunu gördüm, aman Tanrım! Ordaki sürüş için İkarus yeter, Citaro ne alıyorsunuz? Hiç gerek yok. Citaro denen vasıta, durak kültürüne büyük bir adım idi. Durak nerede, kültürü nerede? Yanaşması yok, kapı açması yok, eğilmesi yok, kaldırım hesabı yok.
Bizde yolculuk kültürü de yok. ne o öyle, öküz gibi tek kapıdan biniliyor? Herkes imanlı falan geçiniyor ... neden "gavur" ülkelerin sistemleri bu konuda çökmüyor? Kontrolör sistemi mi yok? Capitol'da 2 numaralı otobüse arka kapıdan binmek zorunda kaldım, ta Bostancı sondurakta otobüs boşaldı ki, öne gidip, bilet basabildim. 10S otobüsünde bir kadının bileti kontörsüzdü, parasını da şoför bozamadı, ne dedi, yarın iki kez basarsınız dedi. Ve inanıyorum (!), o kadın ertesi gün çift bastı. İşte kültür bu!
Biz de hâlâ troleybüs mü, körük mü, hız mı, beş vites mi diye düşünüyoruz. Phileasçı yaptınız beni, ama uzaktan "fikir" üretmiyorum, gidip, gördüm. Bir çok detaya baktım, işletmeye baktım, yolları gözden geçirdim, rampaları gördüm, ... ve kulağımı rahatsız edici bir şekilde kurcalayan "şeylere" de bindim.
B. Alabay
- Esat
- Pir-i Seyyâh
- Mesajlar: 18075
- Kayıt: 17 Eyl Pzt, 2007 13:37
Güleryüz e hiç binmedim desem yeridir. O otobüslerin sadece dış görünüşünün yeni olması beni asla tatmin etmedi, ve evet gürültü. Ben bir zamanlar Bursa' da nasıl kamyonların otobüs haline getirildiğini iyi bilirim ve belkide Güleryüz' de halen kamyon motoru ile otobüs yapıyordur. Ne fark eder demeyin çok şey fark ediyor işte o ses yokmu o ses.
Diğer taraftan yerli üretici diyoruz da, kim yerli? Mercedes mi MAN mı? Ben bunu anlayamıyorum ikisi de Alman. Türkiye' de fabrikası var desek şuna daha doğru değil mi?
Valla Başar gözünle de gördün işte, dümdüz yolda ki bir durağa yanaşamayan şoförler kullanılmayan özellikli otobüsler, dün nette geçen bozulan metrobüs haberini izledim bizim sorunumuz ne biliyormusunuz? Şoförlerimiz hala minibüsçü gibiler, hallerine hareketlerine bir bakın, sırtlarında deri yelek, kabadayı gibi yürüyüşler, sizin nesliniz 70 lerde tükenmedi mi diyesi geliyor adamın, otobüs şoförü demek sanki yengeç gibi yürüyüp kol sallamak, sonra sen bu adamdan kültür bekle, eğitim bekle imkanı yok. Yolcu zaten ayrı bir alem, insanların araçlara binerken birbiri ile kavga etmesi ve birbirini saygısızlık ile suçlamasını anlayamıyorum, ya karşındaki saygısız zaten saygılı olsa sen inerken seni içeri itelemez. Ne uyuyorsun ki ona, gerek yok çeksin gitsin, çünkü utanmıyor senin söylediğinden, kızılcık sopası lazım başka bir şey değil.
Diğer taraftan yerli üretici diyoruz da, kim yerli? Mercedes mi MAN mı? Ben bunu anlayamıyorum ikisi de Alman. Türkiye' de fabrikası var desek şuna daha doğru değil mi?
Valla Başar gözünle de gördün işte, dümdüz yolda ki bir durağa yanaşamayan şoförler kullanılmayan özellikli otobüsler, dün nette geçen bozulan metrobüs haberini izledim bizim sorunumuz ne biliyormusunuz? Şoförlerimiz hala minibüsçü gibiler, hallerine hareketlerine bir bakın, sırtlarında deri yelek, kabadayı gibi yürüyüşler, sizin nesliniz 70 lerde tükenmedi mi diyesi geliyor adamın, otobüs şoförü demek sanki yengeç gibi yürüyüp kol sallamak, sonra sen bu adamdan kültür bekle, eğitim bekle imkanı yok. Yolcu zaten ayrı bir alem, insanların araçlara binerken birbiri ile kavga etmesi ve birbirini saygısızlık ile suçlamasını anlayamıyorum, ya karşındaki saygısız zaten saygılı olsa sen inerken seni içeri itelemez. Ne uyuyorsun ki ona, gerek yok çeksin gitsin, çünkü utanmıyor senin söylediğinden, kızılcık sopası lazım başka bir şey değil.
- 58olgu90
- Abonman
- Mesajlar: 25
- Kayıt: 18 Tem Cmt, 2009 19:54
Solaris urbino
Bu arac almanya münih keninden geliyor MVG 5340
- Esat
- Pir-i Seyyâh
- Mesajlar: 18075
- Kayıt: 17 Eyl Pzt, 2007 13:37
Re: Solaris urbino
Solaris i mi kast ettiniz, sadece onun ön göğsünde 5340 yazısı gördüm de o yüzden soruyorum, Solaris lere hiç binme şansım olmadı açıkçası, yolcu açısından konforu kalitesi nedir bilemiyorum.58olgu90 yazdı:Bu arac almanya münih keninden geliyor MVG 5340
- alabay
- Evliya Çelebi
- Mesajlar: 5557
- Kayıt: 21 Eyl Cum, 2007 12:12
Solaris Polonyalı bir şirket, Neoplan Polska'dan türemiş.
Münih'teki otobüsler aynı anda Bremen, Hannover ve Dresden'de (de) işliyor ve deneniyor (hibrit otobüsleri).
Kaynaklar: http://www.nachrichten-muenchen.de/index.html?art=409 ve http://www1.solarisbus.pl/
Münih'teki otobüsler aynı anda Bremen, Hannover ve Dresden'de (de) işliyor ve deneniyor (hibrit otobüsleri).
Kaynaklar: http://www.nachrichten-muenchen.de/index.html?art=409 ve http://www1.solarisbus.pl/
-
- Sezonluk Yolcu
- Mesajlar: 156
- Kayıt: 05 Haz Cum, 2009 15:17
Citarolar güzel araçlar.aMA AÇILIR PENCERE SAYISI atrırılmalıdır niyemi?
Klima farz edin arızalı veya klimaya ihtiyaç duyulmauan bahar havaları var veya Afrika sıcakları diye tabir ettiğimiz günler hariç yazında akşam 21:00 sonrası klima gereksiz.
Ben klima için ayrı motor yapılması taraftarıyım.Araç çekişten düşmesin.
Önkapı hariç durak freni iptalinide karşıyım.
Klima farz edin arızalı veya klimaya ihtiyaç duyulmauan bahar havaları var veya Afrika sıcakları diye tabir ettiğimiz günler hariç yazında akşam 21:00 sonrası klima gereksiz.
Ben klima için ayrı motor yapılması taraftarıyım.Araç çekişten düşmesin.
Önkapı hariç durak freni iptalinide karşıyım.