ist-B.05:02 » Haydarpaşa-Gebze Banliyö Hattı B2

[Hakan]

Banliyö hattında peronlar yeterince uzun merak etme, normalde de zaten 8 li dizi alıyor galiba değil mi Hakan? Bununla ilgili bir sorun yok yani.

Şu an 8'li değil 15'li falan bile alacak peronlar var. Tabi marmaray işleri başlayınca hepsini yıkacaklar ama 250 metre uzunluğuda yenileri inşa edilecek. Çoğu istasyonun yeri de değişecek...

[Esat]

Doğrudur dediğim gibi ben çok uzun yıllardır binmedim ama dizilerin bayağı uzun olduğunu hatırlıyorum Avrupa yakasında, 250 m. uzunluk peronlara 24-25m. lik vagonlardan 10 dizi alıyor dediğin gibi.

[Hakan]

http://www.haber7.com/haber/20101119/Is ... ihbari.php

Bomba ihbarı nedeniyle Güzelyalı istasyonunda tren boşaltılmış, yolcusuz halde Tuzla'ya götürülmüş. Aramalar neticesinde ihbarın asılsız olduğu ortaya çıkmış...

[Esat]

Seferler başta biraz aksamış sanırım Gebze yönünde ben internet gazetelerin takip etmeye çalıştım ama sonucu hakkında bir şey yazmamışlardı bir türlü, sadece trenin Tuzla' ya çekildiği yazıyordu. Üzücü bir olay yaşanmadan geçmesi sevindirici.

[Esat]

Haydarpaşa Gar ve önünden bir iki kare, en altta da bir E23000 Gar ın yanında

[Esat]

14054 Söğütlüçeşme' ye girerken,

[Esat]

Haydarpaşa Gar' ın bilet holündeki tavan süslemeleri ile vitraydan bir kesit













Yangın söndürmenin etkilerinin zemin kattaki bu süslemelere ulaşmamış olması sevindirici tabii ki bu şimdilik dışarıdan görünen ama binanın üst katlarında da genel olarak büyük bir hasar gözüme çarpmadı, elektrik tesisatı ile ilgili çalışmalar devam ettiği için o konuda sıkıntı var, tabii ki çatı ve altındaki katlarda hasar ne durumda bilmiyorum, bir de çatı kısmı ile ilgili hazır yapılırken restoran yapılsın gibi bir durum ortaya çıkmış diye bir duyum aldım, yani adım adım Haydarpaşa' nın sonuna yaklaşıyoruz, son günlerinde oradan bir kaç kez daha trene binmek nasip olur umarım.

[Esat]

Bir iki tanede 23000 lik resmi koyalım

[Hakan]

Haydarpaşa-Gebze hattı belkide tarihinin en sık seferlerini yapmaya başlayacak, pik saatlerde 10 dk aralıklarla, günün diğer saatlerinde 15 dk aralıklarla sefere başlıyor.

İnşallah marmaray devreye girince en seyrek seferleri 10 dk aralıklı olur...

[alabay]

Aslında şöyle bir 3–5 dakikalık frekans yapsalar, acaba neler olur, ne yolcu kayar o hatta.

[Hakan]

Bu hat başka sorunları da olan bir hat bence, yani işin teknik kısmını çok iyi bilmiyorum ama dün akşam Bostancı'dan bindim ve Pendik'de inecektim. Gideceğim istasyon sayısı 9 ve ortalama 18 dakika sürmesi gerekir, hadi bilemediniz 20 dakika. Halbuki benim yolculuğun 25-26 dakika sürdü, Kartal istasyonunda elektrik kesildi. Hava kar yağışlı ve pronlar kaygan, istasyonlar düz bir hatta değil tam kurpun göbeğinde. Trenler normal gitmiyor, sanki yavaş gidiyor. Bilmiyorum artık ömrünü tamamladılar hakikaten...

[alabay]

Elektriklerin kesilmesi belki havayla da ilgili olabilir. Ya da Bursa olaylarıyla. İstanbul’da hep elektrik kesinti problemleri vardı, onu buradaki ortalama Alman’a anlatamam ki, ben orada kaç gün, hafta mum veya petrol lâmbasıyla oturdum, haha.

İstasyonların kurpta olmaları bugünün standardı değil, ama bu bazı eski metro ve banliyö sisteminde böyle, bütün dünyada. Buna çok güzel çareler var, treni kullanan, bir kaç kamerayla görüntülenen bir çokekranlı tablodan durumu seyredip, ona göre hareket edebilir, ama bizde zaten burada “Abfertigung” dedikleri şey yok. Esat, sen onun bir Türkçesini biliyor musun? Hani tren geldiğinde, nereye geldiğini hoparlörle söyleyip, in bin komutasını veren, sonra geri durunuz, tren kalkıyor vs vs vs? (Şimdi bir baktım, burada “yollama” ve “muamele” isimleri çıkıyor). Bunu eskiden (Berlin'de) halk ağzıyla “DJ” diye adlandırdığımız adamlar/kadınlar yapardı, sonra bu iş trenleri kullananlara kaydı. Banliyöde hâlâ perondan hâllediliyor. İstanbul banliyösünde de böyle şeyler yapılsa, kurp (ve başka şeyler) problem olmaz. Tek problem kalabilecek eğri böğrü raylar belki. Ray ve elektrik sistemi. Buzlu perona bakım ve bekçi gerek, o kadar basit

Bilmem, ben İstanbul’un iki banliyösünü tanırım, onlardan çok daha çürük ve zor banliyöler gördüm, eskiden Berlin’de, sonradan Prag’ta, Doğualmanya’da … ama hepsi işliyordu. Çünkü isteye isteye işleteni vardı, ne iş gördüklerini bilenler vardı.