Kumanda Merkezi hakkında kısaca bilgi vereyim. Kumanda merkezi 3 oturumdan oluşur.Esat yazdı:İşletmenin tamamına hakim olabilmek, bunu sadece bir dev ekran önünde oturan bir kaç adam işi olarak algılamayın bu çok daha komplike bir iş, kumanda merkezi yapısı şirketin yönetim yapısını da belirler. Mevcut sistemde hat bazlı yönetim esas alınıyor ve kurumdaki teamülde bu yönde gerçi merkezi yönetime geçmek isteyenlerde varmış sanırım ama çoğunluk tekte bastırıyor gibi, bunun sebepleri aslında işletme nedenlerinden biraz farklı bana göre, yani "kolluk bende" hadisesine bağlayabilirim çok rahatlıkla
İki yakada iki ayrı merkez olabilir ama tek bir merkezden yönetimde neden olmasın, bunun fayda ve zararları konusunda bizi Mehmet Keleş ve Mehmet Kahraman belki aydınlatabilir, ben vakıf değilim. Konuya vakıf kişilerden bir şeyler dinledim ama aklımda kalmadılar.
İletişim Oturumu: CCTV kontrolü ve genel haberleşme ile ilgilenir. İstasyonlardan sorumludur.
Scada Oturumu: Enerji ile ilgili operasyonları yönetir. Tren beslemesi, aydınlatmalar, havalandırmalar SCADA'nın sorumluluğundadır.
Trafik Oturumu: Her türlü tren hareketini yönetir. Sefere tren çıkarma, seferden tren alma, arıza hallerinde makinisti yönlendirme, alternatif servis uygulamaları vs.
Süpervizör: Yukarıdaki üç oturumun sorumlusu ve yönlendiricisidir. Rutin uygulamalar dışında yapılacak şeyler süpervizörün onayıyla yapılır. Kumanda Merkezinin sorumlusudur.
Şimdi gelelim işin teknik kısmına. Hat yapılırken tren, sinyal sistemi, enerji beslemesi, kamera sistemleri vs. hazır şekilde ihaleyi alan firma tarafından yapılmaktadır. Ve bu sistemler hat bazlı kurulmaktadır. Mesela; M1'in tamamını ABB, M2'nin sinyal sistemini Siemens araçlarını Rotem yapmıştır. Bunun için her hattın sistemi birbirinde farklıdır.
Kumanda merkezi hattı kontrol ederken, Trafik - sinyal sistemi üzerinden, SCADA - enerji besleme sistemi üzerinden, İletişim - CCTV kameralları üzerinden hattı kontrol eder ve yönlendirir. Bu sistemleri tek kontrol merkezi üzerinden teknik olarak yönetmek sözkonusu değildir. Yani, bütün hatlar bir Trafik oturumundan yönetilemez. Fakat, bütün kumanda merkezlerini biraraya toplanabilir!..
Peki bu ne işe yarar?
Bence hiçbir işe yaramaz. Çünkü, sinyal sistemleri ve enerji besleme sistemleri farklı firmalar tarafından kurulduğu için bütün oturumları ayrı ayrı yönetmek zorundasın. Tek kar Süpervizör'den kazanırsın. Hepsinin başına bir tane Süpervizör koydun mu tamamdır. (Bizim hatların tamamına tek Süpervizör baksa iki haftaya kafayı yer

Bu konu ile ilgili asıl önemli olan; böyle bir ortak kontrol merkezi olacaksa bunun bütün kara ulaşım türlerini kapsaması gerekir. Ama, istanbul'da entegre bir ulaşım sistemi yok. Sadece bazıları birbirinin ucundan kıyısından geçiyor o kadar. Her hat ve sistem kendi bildiğini yapıyor. Eğer ulaşım sistemleri birbirini tamamlar nitelikte yapılsa, birinin aksaması durumunda diğeri o açığı kapatacak nitelikte olsa o zaman bu operasyonları tek merkezden yönetmek sözkonusu olabilir. Mesela, metroda enerji kesintisi nedeniyle 3 istasyonda işletme yapılamıyor olsun. Bu istasyonun yolcularını enerji arızası giderilene kadar mağdur etmemek için bölgeye yakın hattın birkaç otobüsü bu bölgeye sevk edilir. Böylece yolcular mağdur edilmemiş olur.
Ha bir de şöyle bir şey var; onca hattı tek merkezde toplayınca birçok operatör açıkta kalacağı için çok fena çekiş çıkar

Velhasılı kelam; keşke böyle komlike sistemlerimiz olsayDI ama şimdilik zor.