ist-MB.07 » Metrobüsten Haberler

[alabay]

Schaulustiger çok nazik oldu. Buna biz "Gaffer" deriz. Ama bu olaylar gaffdan beter

B. Alabay

[Mehmet Kasım]

Çeyiz yolda düzülür felsefesinin sonucu. Project Management maaaannn.

MS Project programını yükletmek lazım iett ye.

[alabay]

Üf üf, aman Minicikyumuşak'ı bırak sen, hem pahallı, hem böcekli, hem bilmemne. Böyle programların açıkkaynaklısı da vardır.
He, yeri geldi, Mac OS X ve(ya) Pardus!

B. Alabay

[Mehmet Kasım]

http://www.stargazete.com/guncel/ilk-gu ... 126780.htm

İlk gün 398 bin yolcu 10 Eylül 2008 Çarşamba, 01:06 GÜNCEL
Avcılar-Zincirlikuyu hattında iki günde 600 bin yolcu taşındığını belirten Başkan Topbaş ‘Metrobüs İstanbullular tarafından büyük ilgi gördü. Telefonlarımız teşekkürler yüzünden adeta kilitlendi’ dedi

AVCILAR-Zincirlikuyu hattının hizmete girdiği ilk gün 398 bin yolcu taşındığını ifade eden İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, bunun çok ciddi bir rakam olduğunu söyledi. ‘Beklentilerimizin çok üstünde bir talep oldu. Telefonlarımız adeta teşekkür dilekleri yüzünden kilitlendi’ dedi. Kaliteli, konforlu bir ulaşım sergiledilerini belirten Topbaş, ‘Üçüncü etap ihalesini de tamamladık. 4. etap olan Beylikdüzü’nün de hizmete girmesiyle yolcu sayısının günde 1 milyon 200 bine çıkması hedefleniyor’ diye konuştu. AvcılarZincirlikuyu metrobüs hattındaki taşımanın 150 otobüsle başladığını ifade eden Topbaş, sayıyı ikinci gün 170’e e çıkardıklarını söyledi. Topbaş, yoğun talep üzerine bu hatta 180 otobüsle hizmet vermeye başladıklarını söyledi.

HER HAFTA 2 METROBÜS GELİYOR

HOLLANDA’DAN gelen gerçek metrobüslerden belediyenin elinde halen 7 adet bulunduğunu belirten Topbaş, ‘Her hafta 2 tane geliyor. Belli bir sayıya ulaşınca ve hattın 3. etabı olan Asya yakasına geçince gerçek metrobüs araçlarını devreye alalım, topluca devreye sokalım diye planlıyoruz. Onların kapasitesi daha fazla, daha büyük bir yükü kaldıracak. Şubat ayında 40-50 civarında olunca hizmete alacağız’ dedi. SIRRI BIYIK

Minibüsler kaldırılacak

METROBÜSLE İstanbul trafiğinde devrim yaratan İstanbul Büyükşehir Belediyesi şimdi de minibüs devrimine hazırlanıyor. Metro, tramvay, metrobüs, şehir hatları vapurları, deniz otobüsü ve deniz taksi gibi toplu ulaşım araçlarının geliştirilmesi ile ilgili önemli yatırımlar gerçekleştiren İBB, bir yandan da minibüslerden kurtulma hesapları yapıyor. İstanbul, minibüs gibi çağdışı bir ulaşım aracından en kısa sürede kurtulmalı diyen İBB Başkan Vekili Selamet, ‘Bunun için Marmaray’ın hizmete girmesini bekliyoruz. Marmaray’ın ulaşım ağına katılması planlanan 2011 veya 2012 yılında minibüslerin tamamen kaldırılması için radikal bir karar alınacak kanaatindeyim.’ dedi.

[Esat]

Metrobüs filosunun geleceği belli olmuş, daha önce Phileas siparişlerinin iptal edildiğini ya da vazgeçildiğini zaten duyurmuştuk, tabii ki daha prototip aşamasından yeni kurtulmuş bir aracın alımının hata olduğuna inandığımızı söylemiştik, İstanbul' un bir beta tester olmasına gerek yoktu, çünkü para ile alıyoruz, Phileas bize 10 araçlık bir deneme filosu kursaydı o zaman, yazık o verilen paralara. Neyse aklın yolu birdir, Bencede doğru bir tercih olan Mercedes Capacity ile ilgili olarak üretici firma ile adet arttırımı sözleşmesi yapılmış.

Mercedes-Benz Türk'ten yapılan açıklamada, Mercedes-Benz CapaCity'nin, 2007 yılında dünyada ilk kez İETT tarafından hizmete sunulduğu, ilk aşamada 50 araç alan IETT'nin, olumlu deneyimleri sonucunda 100 adetlik bir sipariş daha verdiği anımsatıldı.

Açıklamada, İETT ve Daimler arasında ek 100 adet Mercedes-Benz CapaCity satışı için yapılan anlaşmayla birlikte metrobüs hattında kullanılan CapaCity sayısının 250 adede çıkacağı kaydedildi.

2007 yılında satışa sunulan Mercedes-Benz CapaCity'nin, yolcu yoğun güzergahlarda kullanılmak üzere geliştirilmiş yüksek taşıma kapasiteli bir otobüs olduğu, otobüsün, 193 kişilik yolcu kapasitesiyle şehir içi toplu taşımacılıkta özellikle ana hatlardaki yolcu taşıma kapasitesini artırırken, yakıt, sürücü, bakım ve ilk alım masraflarını azaltığı bildirildi.

[alabay]

Bilmiyorum, belki Phileas'lar daha iyi olursu. O tip sistem için CapaCity biraz küçük bence. Öyle otobüsler Berlin'de normal hatlarda çalışır ...

B. Alabay

[Esat]

Burada körüklü otobüsler NORMAL hatlarda çalışmaz, şoförün onu döndürebileceği hatlarda kullanılır dolayısı ile Capacity ler metrobüs hattı için biçilmiş kaftandır bir Phileas fiyatına herhalde en az 2 tane Capacity alınır, beni ilgilendiren vergi veren bir vatandaş olarak sadece bu kısım.

[alabay]

Normalde otobüsün dönebileceğı yerden körüklüsü de dönebilir ama, o biliniyordur. Şahsen gördüğüm en dar durumlar Köln-Südstadt'taydı, ne biçim sokaklardan geçtik, vay vay vay ...

B. Alabay

[Anonymous]

Mercedes Benz firması dünyanın en kaliteli hem otobüs hemde otobomil markası. Bir İETT İstanbul yolcusu olarak Mercedes Benz 0345, Citaro marka araçlarla çok uzun seyhat ediyorum o kadar konforlu araç üretiyorlarki firmanın otobüsleri özellikle Citaro Capacity alçak tabanlı sessiz motor klimalı. Söyleyin bakalım bu özellikleri taşıyan Türkiye'de hangi marka var? İETT Capacity almakla en akıllı yolu seçmiş metrobüs hattına gayet uygun Phileas hem tasarımıyla hemde fiyatıyla resmen çok kötü Söğütlüçeşme etabı açılınca 100 Capacity'i İETT'ye gelmekten mutluluk duyarız.

[Esat]

Halk arasında metrobüs olarak bilinen Phileas marka araçlardan

Hımm biz aciz halk kitleleri bu metrobüs aracı lafını kimden öğrendik ki? Ben İETT den diye hatırlıyorum, hayret bir şey bugün itibari ile İETT nin bu haberlerini print screen yaparak saklamaya başladım ispat olarak sunacağım, bugün adı lastik tekerlekli tramvay oldu, yarın katenersiz motordan elektrikli yerden manyetik klavuzlu tramvayımsı bus diyecekler.

yılbaşına kadar bu sayının 20’ye ulaşacağını ifade eden Mehmet Öztürk, bu araçların Şubat ayında hizmete açılacak Zincirlikuyu-Söğütlüçeşme Hattı’nın açılışı ile birlikte sefere başlayacağını kaydetti. Phileas marka araçların Ayazağa’daki İETT garajında Ulaştırma Bakanlığı yetkilileri denetiminde 28 günlük bir test sürüşü yaparak sefer için gereken onay belgesini aldığının altını çizen Öztürk, şöyle konuştu; “Ocak ayından itibaren metrobüsler haftada 2’şer olmak üzere İstanbul’a gelecek ve araç sayısı Mart ayı sonuna kadar 50’ye çıkacak.

Güzel hayırlı olsun, güle güle kullanalım benim hatırlayamadığım bu araçlar iki taraftan mı kapılı idi?

Üstün teknik donanıma ve insansız kullanılma özelliğine sahip bu araçları İstanbul’da toplu taşıma kültürü oluşana kadar şoförler kullanacak. Araçlar Avcılar-Zincirlikuyu Metrobüs Hattı’nda her gün saat 24.00’den sonra şoförlü olarak deneme seferi yapıyor. Araçları kullanacak şoförleri özel bir eğitimden geçiriyoruz.”

Toplu taşıma kültürünün oluşması için kim ne yaptı onu sormak istiyorum, yani yoksa sadece bu kültürün zamanla mantar gibi oluşmasınımı bekleyeceğiz, eğer öyle ise kültür mantarıda kendi başına yetişmiyor yani garip bir benzeştirme gibi gelebilir size ama öyle yani

Phileas model lastik tekerlekli tramvay araçlarının metroya göre onda bir maliyetli olduğunu ve şu anda, hatta hizmet veren Capacity model otobüslere göre yüzde 40 tasarruf sağlayacağını anlatan Öztürk,

Metroya göre onda bir, iyi de hani bu araçları tramvay ile kıyaslayacaktık şimdi niye metro lafı geçiyor ya burada???? Capacitylere göre yüzde 40 tasarruflu ise neden o zaman filonun geri kalanını Capacity ler ile tamamlıyoruz neden Phileas almıyoruz yaaaa.

“Bir tramvay aracı yaklaşık 2 milyon 842 bin Euro iken bizim aldığımız Phileas araç 1 milyon 200 bin Euro. Bu aracı otobüsle değil tramvay ile kıyaslamak gerek.

aha, hangi tramvay aracına göre ucuz, siz tramvay hattınızı iki ucu armut olarak tasarlayıp tek taraftan kabinli tramvay aracı alırsanız o kadar para etmez daha ucuza mal olur, peki bu kıyaslamaları yaparken neden tramvay aracı ile bu araçların yolcu başına karbon salınımını kıyaslamıyorsunuz? Daha gerçekçi olmazmı?

Bu araçlar otobüse göre pahalı gözükebilir ama kaşımacılıkta çok ucuz.

Güzellll, kaşımacılıkta karlı imiş peki taşımacılıkta ne durumda bunu print screen ettim bakalım ne zaman düzeltilecek bu hatalar, böyle köklü bir kuruma böyle basit tashih hataları yakışmıyor, kaşımak istemezdim bu konuyu ama kaşımacılık tam oturdu

Metrobüs hattını İstanbul genelinde yaygınlaştırmak için fizibilite çalışmalarının sürdüğünü vurgulayan İETT Genel Müdürü Mehmet Öztürk, Beşiktaş`ı Levent metrosuna, Edirnekapı’yı Vezneciler’e bu sistemle bağlamayı düşündüklerini belirterek, “Milliyet sitesinden Aksaray’a, Söğütlüçeşme’den Altbostancı’ya da metrobüs sistemini kurmayı düşünüyoruz. Ama bunlar arazi etütleri, yolcu talebi gibi uzun zamanı alacak değişik araştırmalardan sonra netleşecek. Avcılar-Topkapı Hattı’na da 1.5 yıl süren fizibilite çalışmasından sonra karar verdik” şeklinde konuştu.

Yazının içindeki en aklı başına yer diye okumuştum ama şu Veznecilere metrobüsü görünce yine vazgeçtim, neden? Neden bu tramvay düşmanlığı? Neden güzel bir kent oluşturmak varken tramvay ile taşımak varken metrobüsü buraya sokmak?

http://www.iett.gov.tr/haber_detay.php?nid=415

[alabay]

Yine yüze göze bulaştırılmış bir halt, ne balık, ne et (deriz).

B. Alabay

[Esat]

İlk deneme seferini, İETT Genel Müdürü Mehmet Öztürk ile Zaman muhabiri birlikte yaptı. Phileas markası taşıyan 26 metrelik araçların en büyük özelliği, konforu ve yüksek sayıda yolcu taşıması. 350 kişi kapasiteli metrobüs, dizel yakıtla çalışıyor. Ancak frenleme ve durağa yanaşma sırasında lastiklerde biriken elektrik enerjisi devreye giriyor. Böylece yüzde 40'a varan tasarruf sağlanıyor. Manevra kabiliyeti çok yüksek olduğu için dönüşlerde ve rampadan inişte herhangi bir sorun yaşamıyor.

Avcılar'daki İETT garajında başlayan deneme seferinin problemsiz tamamlanması İETT Genel Müdürü Mehmet Öztürk'ü mutlu etti. Proje ilk açıklandığında bazı kesimlerin mesafeli yaklaştığı metrobüs sisteminde büyük başarı sağlandığını belirten Öztürk, E-5 hattında trafiğin önemli ölçüde rahatladığını kaydetti. Şubat ayında açılacak Zincirlikuyu-Söğütlüçeşme etabında sefere başlayacak metrobüsler, 'lastik tekerlekli tramvay' olarak isimlendiriliyor. Yolcu taşımaya hazır 20 araç için Ulaştırma Bakanlığı'ndan sefer izni alındı. İETT şoförlere de özel eğitim veriyor. Metrobüsleri kullanacak 50 kişi, teorik derslerin ardından eğitimcilerin denetiminde pratik yapıyor.

Araçlar kendilerine ayrılan özel yolda ilerlediği için kaza riski azalıyor. Araçlardaki çevreci motorlar sayesinde hava kirliliği azalıyor ve yakıt tasarrufu sağlanıyor. Ayrıca durağa sıfır yanaşma özelliği, engelli yolcuların seyahatlerini kolaylaştırıyor.

Hibrit motorlu araçlar, frenleme sırasındaki enerjiyi depoluyor. Böylece yüzde 25 ile 40 oranında yakıt tasarrufu sağlanıyor. Araçlardaki dizel motor, egzoz emisyonunu düşürerek çevre kirliliğini azaltıyor. Uydu bağlantılı takip sistemi ve tüm tekerleklerin yengeç hareketi yapabilmesi sayesinde şoförsüz de hareket edebiliyor. Düz yolda 85 km/saat hıza erişebiliyor. İstanbul için özel olarak üretilen 2,5 metre genişliğinde, 26 metre boyundaki metrobüs, 230 yolcu (52 oturan, 178 ayakta) taşıma kapasitesine sahip. Kaportası normal araçlara göre yüzde 40 oranında hafif olan araçlar 20 yıl garantili. İstasyona sağdan ve soldan yanaşabiliyor. Kapıları açıkken hareket etmiyor. Duraklara tam yanaştığı için engelli vatandaşların seyahatlerini kolaylaştırıyor. Araç, tavandan soğutma sistemine sahip.

Kaynak : zaman.com.tr

Haberin içindeki tezatlara değineyim mi, yoksa amaannnn boşver metrobüs işte çalışıyor para kazanıyor binenler memnun bana ne mi diyeyim? Ne diyeyim? Yok diyemiyorum kardeşim, rahatsızım ben, tahammül edemiyorum cehalete, ben bazı yerleri koyu olarak işaretledim dikkatli okuyun görün ama kısaca özetleyeyim :

* Aracın kapasitesi 230 kişilik mi 350 kişilik mi? Aynı yazı içinde iki farklı kapasite iki ayrı aracımı tanımlar yoksa aracın ısıya göre genleşme kabiliyetidemi var?

* Lastik tekerlekli tramvay dedikten bir kaç kelime sonra aynı araca metrobüs derseniz beni bu aracın lastik tekerlekli tramvay olduğuna nasıl ikna edeceksiniz?

* Dizel motorlu bir aracın egzost emisyonunun daha düşük olduğunu nasıl iddia edebiliyorsunuz yani benzinli olsa daha çokmu emisyon verecekti, neye göre düşük?

* Lastiklerde biriken elektrik enerjisini anlayamadım, bildiğim kadarı ile lastik dediğimiz şey elektriği geçirmez ve biriktirmez, tabii NASA tarafından icat edilmiş yeni bir madde değilse, yoksa bu bahsettiğiniz dingillerde cer motoru varda frenleme ile oluşan rejeneratif enerjiyi bir şekilde aküleremi depoluyor, sonrada ihtiyaç olunca kullanıyormu? Çünkü bilinen fizik kurallarına göre elektriği depolamanın tek yöntemi bu, en azından ben öyle biliyorum.

* Durmadan durağa sıfır yanaşabilen otobüs diyorsunuz ama siz bu özelliği şoförler ile kullanamayacaksınız çünkü peronlarınızın yüksekliği araçların sıfır yanaşmasına müsait değil bu yanaşmanın tekniği bu değil, ama aracın tekerleklerini yana çevirmesini kullanırsanız tabii ki yanaşabilirsiniz, de sanki sürekli olacakmış gibi anlatılıyor uygulamada göreceğiz, şimdilik aracın içine bir adım zıplayarak binebiliyoruz.

* Tavandan soğutmanız ideal olmuş tabii, alttan soğutsak insanlar üşürdü, aslında biz buna sadece klima diyoruz, yani çok ekstra bir özellik değil tüm otobüsler tavandan soğutuyor, hatta kıyas yaptığınız tramvaylarda sadece binek otolar falan başka yerlerden soğutur, ne demek isteniyor anlamıyorum ki, çok mu salağım?

---------------------------------------------------------------------------

Yine Zaman gazetesinden Musa Çakmak' ın incelemesinden küçük alıntılar :

otobüs sayısı yadsınamayacak kadar fazla. Öyle ki bir durakta körüklü üç otobüsü peş peşe bulabilirsiniz. Ayrıca eskisi gibi o kalabalıkta saatlerce beklemiyorsunuz. Seyahat süresi, çoğu yolcu için 20 dakikayı geçmiyor.

Otobüste yolcuların hareketliliği de azalmış. Çünkü eskiden olduğu gibi 'ön kapıdan binilir' mecburiyeti en azından ana duraklarda kaldırılmış. Buralarda herkes geçiş ücretini istasyona girerken ödediği için otobüsün ön, arka veya orta kapısından içeriye girilebiliyor. Ama yolcu yoğunluğunun olmadığı ara istasyonlarda, modern uygulamaya tezat işlem hâlâ devam ediyor; insanlar, ücreti otobüs içinde şoföre ödüyor. Para üstü alıp verme derken, hem zaman kaybı yaşanıyor hem de ön kapıda yığılma oluyor. Sabah ve akşam saatlerinde ara istasyonlarda 'part time' çalışan görevliler var; ama bu, sorunu geçiştirmekten öteye gitmiyor. '10 veya 20 işçiden tasarruf edelim' derken, bütün bir sistemin imajı sarsılıyor.

İETT şoförleri metrobüse en çok sevinenlerin başında geliyor. İsmail Bey, ilginç bir veriyle yaşadıkları durumu özetliyor: "Eskiden bir günde kat ettiğimiz yol 150 kilometreydi. Şimdi 300'e çıktı. Ama şikâyetçi değiliz. Trafikte bekleme, dur-kalk derdi bitti. 'Esenyurt'tan geçer mi?' soruları çok azaldı."

'Dur-kalk' derken söz yakıt sarfiyatına geliyor. Yol açık olduğu için metrobüsün frenine sadece duraklarda dokunduklarını, bunun da yakıt tasarrufu sağladığını vurgulayan İsmail Bey, metrobüsten belediyenin de kazançlı çıktığına işaret ediyor.

İlk başta eleştiriler alsa da, çalışmaya başlayınca vazgeçilmez hale gelen metrobüsün İstanbul trafiğine faydası, tahminlerin ötesine geçti. Sistem normal trafik akışını oldukça rahatlatmış. İsmail Bey bunun sebebini şöyle açıklıyor: "Özel halk otobüsleri daha fazla yolcu almak için duraklarda bekler, trafiğin akışını yavaşlatırlardı. Şimdi ne duraklar var ne de halk otobüsleri."

NOT: İETT Genel Müdürlüğü'nün verdiği bilgilere göre, İstanbul'da toplu taşıma hizmeti gören toplam otobüs sayısı; 4 bin 923. Bunun 2841'i İETT'ye ait. 2082'si ise özel halk otobüsü olarak çalışıyor. Metrobüs hattında da 205 otobüs görev yapıyor. Sadece metrobüsten elde edilen gelir, diğer hatların toplam gelirinin yüzde 10'una tekabul ediyor.