ist-MB.09 » Metrobüs 1 Milyon Yolcu Taşıyacak. Marmaray Ne Taşıyacak?

Mehmet Kasım
Seyyah
Mesajlar: 4319
Kayıt: 09 Kas Cum, 2007 12:38

ist-MB.09 » Metrobüs 1 Milyon Yolcu Taşıyacak. Marmaray Ne Taşıyacak?

Mesaj gönderen Mehmet Kasım » 14 May Çrş, 2008 13:49

İBB her yere reklam asıyor. Avcılar-Topkapı arasında metrobüs ile 224.000 yolcu taşıyoruz diye. Mecidiyeköy'e uzatılınca 450.000 yolcu taşınacakmış. Kozyatağına uzatılınca 1 milyon yolcu hedefleniyormuş.

Hedef tutar mı tutmazmı bir yana, METROBÜS 1 MİLYON YOLCU TAŞIYACAKSA MARMARAY NE TAŞIYACAK? Asya-Avrupa arasındaki yolcu akışı 2 milyon kişi mi?

Yine hatalı ve öngörülemeyen projlerle mi karşı karşıyayız?

Kullanıcı avatarı
alabay
Evliya Çelebi
Mesajlar: 5552
Kayıt: 21 Eyl Cum, 2007 12:12

Mesaj gönderen alabay » 14 May Çrş, 2008 14:01

Hm, UNESCO bunu böyle yapmazdı! :-)

B. Alabay

Mehmet Kasım
Seyyah
Mesajlar: 4319
Kayıt: 09 Kas Cum, 2007 12:38

Mesaj gönderen Mehmet Kasım » 14 May Çrş, 2008 14:02

Seni anlıyorum. Ama bizde de planlamacıların olduğunu düşünmek istiyorum.

Kullanıcı avatarı
alabay
Evliya Çelebi
Mesajlar: 5552
Kayıt: 21 Eyl Cum, 2007 12:12

Mesaj gönderen alabay » 14 May Çrş, 2008 15:13

Bunu ben de düşünemk istiyorum, ama daha geçenlerde atom bombası gibi patlamıştım da bana herkes sordu, "aaa, sen Türklerden nefret mi ediyorsun?!" Ben de "Hayır işte, sevdiğim için böyle mide kanseri oluyorum! Nefret etsem, bu yoldan batacaklarından rahat ederdim" diye yanıt verdim :evil:
Bizde bir problem var, tam olarak o problemin ne olduğunu anlayamadım. Belki de geniş kapsamlı bir problem, ama yolsuzluk mu diyeyim, aptallık mı ... dedem mühendis ve mimardı, Türkiye tren istasyonlarının ve karayollarının bir kısmı ondan (ama hangileri, onu bir bilsem :-) ) 1929/30 cıvarında başladı, o zamanlar elle sayılacak bu şekilde beyin vardı, ama hepsi bir hareket havasındaydılar. İleri! Ya şimdi? Daha 1950 ile mukaisede sanki 1990 gerilemiş gibi. 2000 devri yeni bir kalkınma yolu gösterir gibi geliyor bana. Bir şeyler oluyor, ama yine, orada burada, akıl almaz, pardon, Alman kafa akıl almaz diyeyim, "şeyler" oluyor. Metro yapılıyor. Gidiyor adam, sondaj yapiim diye, osururcasına tüneli deliyor. Ulan bu ne? Böyle bir zihniyete mi ben surları, Sultanahmet'i veya patrikhaneyi bırakayım? Ya Tanrı! Kadastro nedir? Plân nedir? Kalite teminatı nedir? İleri görüş nedir? Şuur nedir? Çevre, kültür, insan, sistem, kalite ... tüm bunların sevgisi nedir? Beğeni nedir? Tarihe ve kendine güven nedir? Ya, Türkiye'deki okullar (bence) Almanya'dakilerinden çok daha üstün, yanılıyor muyum? Adamakıllı bir sistem var (evet, hafif tutucuyum bu konuda). Üniversiteler var ki ne var. Endonezya, Malezya, Hindistan, Çin (Çongçingliler falan) ve Japonya ile mukaise efem?
Bunlar beni HASTA ediyor! Biri Haliç'te ilk denizaltını batırmış, burada sansürlenecek kelimesine göre, oramda! Bugün neredeyiz? Onu bilmek isterim? Konumuz, kimin kafası ve kıçı açık veya kapalı, konumuz, kim kimin düşmanı veya dostu, konumuz çay simit. Dünya Mars'ta, biz daha Haliç'in altında değiliz be! Bak, gözlerim yaşardı HA!
Kendime güvencimin olmamasından ben UNESCO gibi bir şeye heh işte demiyorum; bizim yetenekleri batıran kişilerin kıçına tekme olsun diye, neredeyse ellerini öpeceğim de, gelip, her yere izodokuzbinbilmemne sertifikası yapıştırsınlar. Ben bunu istiyorum. Pencereme bayrak asmıyorum, kalbim bayrak.
Pardon, biraz patladım, ama belki şimdi hakikaten anlamışındır.
Berlin'imi çok severim. Bir "Alman" olarak, yaptığımız ve becerdiğimiz bir çok şeyle gurur duyuyorum. Batırdığımız bir çok şey de dehşete bürüyor beni. Almanya bugün sürünüyor. Üstün bir kültür, kafayı kaçırıp, yerin dibine ve altına vuruldu. Yine dirildi, bu sefer beli kırılmış köpek gibi yine kendisini bulamadı. A decade of rise and fall diyelim.
Bir "Türk" olarak, bırak koca tarihimizi, son yüz yılda yapılanlarla, bilhassa seksen yıl evvel doğan şeylerle gurur duymak değil, özdeşleşiyorum hissen. Ama hâl ne? Kültürel durum ne? İnsanlar ne durumda? Altyapıdan ne haber? ... !
Bir "Dünya Vatandaşı" olarak da, işte bu kutupları birleştirerek, UNESCO gibi, günlük hayatımda beni aslında hiç ilgilendirmeyen, ama mânâsını anlamış olduğum (sandığım), sistemlere evet diyorum. Dünya bizim. Biz derken herkesi kastediyorum. Sınırsız, kaliteli ve ilerigörüşlü bir hayat nedir, biraz biliyorum. Burada sınırlar kalktı. Birileri "para için" der. Desinler, beni ilgilendirmez, tramvaylar ulus sınırlarını aşıyor. Ben HALİÇ'i aşmak istiyorum! Patrikhaneye büyük saygı göstererek de, Topkapı Sarayı'na da büyük saygı göstererek. Beni, İstanbul'in bir zamanlar Bizans, bir zamanlar Konstantinopolis olması rahatsız etmiyor, gurur duyuyorum. Şehrimiz, gel, sev, veya git. Türk ol, Yunan ol, Rum ol, Kürt ol, Ermeni ol, Alaman ol ... ama İstanbullu ol. Ve lûtfen herşeyi say, yanısıra da, böyle bir şehire yakışacak bir toplu taşım sistemi becer.
Hadi, konuyu patlattık, metrobüs falandı, ama bunları söylemek gerekti. Yoksa belki biraz yanlış anlaşıyorum gibi bir durum doğabilir; umrumda değilmiş, sistemler kıyasında kalmış gibi görünmek istemiyorum.

B. Alabay

Kullanıcı avatarı
Esat
Pir-i Seyyâh
Mesajlar: 18055
Kayıt: 17 Eyl Pzt, 2007 13:37

Mesaj gönderen Esat » 14 May Çrş, 2008 16:11

Çok sevdiğim bir slogan ile bitirmek istiyorum "Die Stadt gehört Dir, und Sie da!" :) Ne demek Başar Türkçesini senden alalım.

Mehmet Kasım
Seyyah
Mesajlar: 4319
Kayıt: 09 Kas Cum, 2007 12:38

Mesaj gönderen Mehmet Kasım » 14 May Çrş, 2008 16:16

Esat yazdı:Çok sevdiğim bir slogan ile bitirmek istiyorum "Die Stadt gehört Dir, und Sie da!" :) Ne demek Başar Türkçesini senden alalım.
Almancamız yok diye arada top çevirmeyin :) Neymiş türkçesi anlat bakalım..

canas
Abonman
Mesajlar: 21
Kayıt: 05 Ara Çrş, 2007 22:31

Mesaj gönderen canas » 14 May Çrş, 2008 19:05

Bence Mehmet bu konuya o kadar kafa takmamak lazim. Marmaray bitsin onun yeterli (hatti haddinden fazla) yolcusu olur, meraklanmamak lazim.
Metrobus sistemine gelince 1 Milyon bayagi ucuk bir rakam gibi geldi bana. Keske tasisa!
Yalniz sunu soylemek lazim Metrobus oyle ya da boyle basarili olmus bir projedir. Daha iyisi yapilabilir miydi? Elbette. Lakin eksisine gore (minibus-otobus'e gore) cok daha hizli ve etkili bir ulasim sistemi.

Kullanıcı avatarı
Esat
Pir-i Seyyâh
Mesajlar: 18055
Kayıt: 17 Eyl Pzt, 2007 13:37

Mesaj gönderen Esat » 14 May Çrş, 2008 20:12

Evet metrobüsün başarılı olduğunu en muhalifi ve karşıtı ben bile kabul ediyorum ama bu başarıdan bahsedilirken "tramvayın alternatifi" "hafif raylının alternatifi" gibi kelimeler kullanmak garezin hedefini zaten gösteriyor, belediye kendi hizmetleri arasında rekabet oluşturmalımıdır? Gerçekten bir şirket gibi yönetiliyor ise evet ama başka bazı şeyler varki ben şimdilik söylemeyeyim.

İBB nin yüzeysel raylı sistemlere karşı olduğunu özellikle tramvay ve yüzeysel metro sistemlerine karşı olduğunu biliyoruz ve metrobüs bu sistemlere alternatif olarak sunuluyor, ben alternatif olamayacağını söylüyorum yakıttan dem vuruyorum, küt bir haber bu araçlar hibrit, hadiii? yahu hibrit dediğin şey araştırma aşamasında bana bu Phileas' ın başarısını bir anlatın dünyada kaç ülke kullanmış hibrit olarak ya da ne bileyim bir karşılaştırma tablosu verin ama bu mümkünse tarafsız bilim adamları tarafından hazırlanmış olsun, sonra da yolcu taşıma sayıları, CO2 ve CO salınım oranlarını karşılaştıralım bla bla bla bla

Kullanıcı avatarı
alabay
Evliya Çelebi
Mesajlar: 5552
Kayıt: 21 Eyl Cum, 2007 12:12

Mesaj gönderen alabay » 14 May Çrş, 2008 21:15

Die Stadt gehört Dir, und Sie da!
Ben bu sloganı anlayamadım. Ya bir hata var, ya da Avusturyacaya kafam ermiyor ;-)

Die Stadt gehört Dir - Şehir senin malın demek. Und Sie da ... yani tam olarak, "hışt, siz, bi dakka ..." gibi bir şey, o yüzden anlayamadım.
Und sie ist da - ve işte burada/var.
Und siehe da - ve bak işte
Und Sie ... yani, Du ile Sie (büyük yazılmışları hitaben Sen ve Siz, aradaki büyük fark o) ikisi beraber nasıl bağlansın, anlayamıyorum. Şunu bir so bir daha sen ...
Küçük bir und sie, şehire ait bir refleksif olabilir ("ve o [şehir]"), ama ne için? Cümle bitmemiş o zaman.

B. Alabay

Kullanıcı avatarı
Esat
Pir-i Seyyâh
Mesajlar: 18055
Kayıt: 17 Eyl Pzt, 2007 13:37

Mesaj gönderen Esat » 14 May Çrş, 2008 21:24

İşin komiği bunu Viyanalılarda tam çeviremiyor :) :P hahaha bu dialekt öldürecek beni her ne ise benim anladığım "Şehir sizin, ve Siz buradasınız" gibi bir şey yani Şehir Size ait, Sizde Şehire gibi geniş bir anlam kazanıyor, aslında Türkçesi daha anlamlı oluyor bak :D biz de İstanbulluluk, şehirli olma bilinci gibi laflar ederler ya, ama bir sorun var burda insanların hastalığı "nerelisin?" sana ne :) ben İstanbulluyum çok üsteleyenlere Rum ya da Ermeni olduğumu söylüyorum nedense o zaman bi daha sormuyorlar, neyse konu bu değil ama illa bir yerli olmak zorundamıyız, yaşadığımız şehir bizim değil mi, bitmeyen geyik "emekli olunca köye gidicem" gideni bulursan öpüp başıma koyarım :)

Mehmet Kasım
Seyyah
Mesajlar: 4319
Kayıt: 09 Kas Cum, 2007 12:38

Mesaj gönderen Mehmet Kasım » 15 May Prş, 2008 08:47

Metrobüs yolcu taşıma açısından tabi ki başarılıdır. Ama marmaray gibi dev bir projeye kalkışmışken onu baltalayacak bir hamle neden yapılıyor? 1 milyon hadefi var. Hadi diyelim 500.000 kişi taşısın. Peki Marmaray'a kim binecek???

1-Yeraltına yürümekten üşenenler

2-Yılardır kara ulaşımına alışıtırılmış insanlar

3-Tek vasıta metrobü ile bayAğı uzun yolculuk yapabilen adam aktarma yapıp FAZLA ÜCRET ÖDEYİP neden marmaraya binsin.

4-E5 marmaraya yolcu akışını keser. Tüm tasarımlarda şehrin tüm raylı sistemleri marmaraya bağlanacak gibi ilke kararı var. E5'e metrobüsü yaptığında, e5'e gelen adam 2 dakka da gideyim marmaraya bineym demez. Atlar metrobüse geçer.

Kullanıcı avatarı
Esat
Pir-i Seyyâh
Mesajlar: 18055
Kayıt: 17 Eyl Pzt, 2007 13:37

Mesaj gönderen Esat » 21 May Çrş, 2008 07:22

Ne güzel, işte işbirliği, işte beraberlik, işte şehircilik. Don kaydı mı, vazelin elde
:) valla böyle yani Başar ne yapalım hani diyorlar ya "Ya sev ya terket" hasetliğin, bürokrasinin, yetki kargaşasının, bilgisiz ilgililerin neyini seveyim yahu...
OTOBÜS HATTI MANTIĞI İLE RAYLI SİSTEM KURGULATTIKLARI YETMEZMİŞ GİBİ ŞİMDİ DE MARMARAYI BALTALIYORLAR.
Valla Mehmet İETT bu işin tadını aldı, araçların kaza riskinin az olduğu, kullanım standartları nedeni ile daha az yıpranacağı, daha çok yolcuyu daha az araçla taşıyacağı için yapacağı personel istihdam karı, daha istasyonları bitirmeden çatır çatır verdiği reklam alanları ile şarıl şarıl akan paranın sesini sende bende duysak elimizden geleni ardımıza koymayız, ha hala zarar ediyor o başka ama etsin ya bana ne, bana ne kardeşim, biraz da sosyal devlet olsun zarar etsin iyi hizmet versin benim sorunum değil, ama daha önce söylediğim gibi bence Marmaray' ın işletmesinde yaşanan yetki karmaşası bunda büyük etkendir yani bende Topkapı civarından Kozyatayağı Göztepe civarına gidecek olsam metrobüsü tercih ederim çünkü Marmaray' a kısıtlı bir erişim ile gitmeye çalışana kadar arka arkaya gelen metrobüslere binip 20-25 dakika da bu yolu almak daha cazip olacaktır, dolayısı ile Marmaray' ı cazip hale getirmek İBB nin ve İETT nin elinde, otobüs, tramvay ve metro kombinasyonlarını Marmaray' a bağlayarak, ama bu büyük yatırım ve geri dönüşü çok zor (hatta yok) ama metrobüste bir dönüş olacaktır, ha ulaşım çeşitlensin alternatif artsın diyoruz ama bu bir alternatif değil bu hali ile diğer sistemi sadece baltalamak oluyor :)

Cevapla

“Metrobüs & Troleybüs Genel Konular” sayfasına dön