ist-DN.01 » Çılgın Proje - "Kanal İstanbul"

Kullanıcı avatarı
Esat
Pir-i Seyyâh
Mesajlar: 18061
Kayıt: 17 Eyl Pzt, 2007 13:37

Mesaj gönderen Esat » 13 Oca Pzr, 2013 14:55

Başbakan kanalistanbul projesinin ihale hazırlıklarının devam ettiğini en kısa sürede ihaleye çıkılacağını belirtmiş ama projeleri açıklama sırasına bakarsak bu işin ihalesi biraz da maliyeti nedeni ile en sona kalır gibi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, toplantıda yaptığı konuşmada bu yıl 29 Ekim'de Marmaray'ın açılışına hazırlandıklarına belirterek, "2015'te biraz daha güneyinde çift katlı tüp geçitin açılışı olacak. Aynı yıl yetiştirmeye çalışacağız, üçüncü köprüyü bitireceğiz. Yıllık kapasitesi 100 milyon olan İstanbul havalimanını bitireceğiz. Bu yıl içinde ilk çeyrekte yetiştirmeye çalışıyoruz, Kanal İstanbul projesinin hazırlıkları yapılıyor, onun da ihalesini yapacağız. Bütün bunlar bir geniş ufkun, birilerinin tahayyül edemediği ufkun gerçekleştirilmesidir, bunun atılan adımlarıdır" diye konuştu.
http://emlak.haber7.com/emlak-gundemi/h ... iz-gelisme

kenanmar
Serbest Geçiş
Mesajlar: 741
Kayıt: 28 Eyl Çrş, 2011 15:47

Mesaj gönderen kenanmar » 30 Mar Cmt, 2013 14:37

------------------------------------------------------------------------------------------
İşte Kanal İstanbul rotası
Kanal İstanbul'un güzergahı netleşti.

İstanbul'un çılgın projesi, K.Çekmece-Başakşehir-Arnavutköy hattında olacak. Bu rotanın seçilmesinin nedeni, hiç orman arazisi bulunmaması, istimlak bedeli ile kazı maliyetinin düşük olması.

Yeni Şafak'ın haberine göre, Başbakan Erdoğan'ın geçtiğimiz yıl açıkladığı ve kamuoyunda 'Çılgın Proje' olarak bilinen Kanal İstanbul Projesi'nde güzergâh hâlâ sır gibi saklanıyor, ancak maliyeti ve hafriyat kolaylığı açısından en uygun yerler olan Küçükçekmece-Başakşehir-Arnavutköy hattında çalışmalar başladı bile. Kamulaştırma açısından en az sorunlu, rakım olarak en alçak ve maliyet açısından ise en düşük nokta olan güzergahtaki bazı mahallelerde Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından rezerv alanlar oluşturuldu. Güzergâh üzerinde yer alan yerleşim alanlarında ise arazi fiyatları şimdiden tavan yaptı.

KÜÇÜKÇEKMECE DEVRE DIŞI

Kanal İstanbul için en uygun olan güzergâhın ilk noktası Küçükçekmece Gölü. Evsel atık ve ağır metallerin kirlettiği göl, içme suyu amaçlı kullanılmadığı için devre dışı bırakılmasında bir problem bulunmuyor. Ayrıca Sazlıdere Barajı ile Küçükçekmece Gölü arasında bulunan Sazlıdere Vadisi, göl ile baraj arasında açılacak kanal için çalışma yapmaya uygun bir alan oluşturuyor. Yükseltisi çok fazla olmayan bu alanda istimlak problemi yok.


ORMANDA MİNİMUM KAYIP

Projeyle Sazlıdere Barajı da devredışı kalacak, ancak Melen Çayı'ndan su geliyor olması nedeniyle İstanbul'da su problemi yaşanması beklenmiyor. Sazlıdere Barajı'nın bütün rezerv alanını kullanarak devam edecek Kanal İstanbul, bu derin vadiden Boyalık ve Baklalı bölgelerine yöneliyor. Maksimum rakımın 30 metre olduğu bu bölgede yine vadilerden ve dere yataklarından ilerleyecek olan kanalın güzergâhında önemli bir yerleşim bulunmazken kısmen tarım arazileri yer alıyor. Güzergâhın bir diğer avantajı, yol üzerinde hiç orman arazisi bulunmaması. Kanal ayrıca üçüncü havalimanının hemen yanında bitiyor.

Alternatifleri çok maliyetli

Kanal İstanbul için adı geçen iki güzergah daha var. Bunlardan ilki Büyükçekmece Gölü'nden başlayıp Bahşayiş Deresi üzerinden ilerleyip kuzeydoğuya dönerek Boyalık'tan Karadeniz'e ulaşıyor. Bu bölgede ilk projedeki gibi vadiler ve su havzaları bulunmadığı için maliyet artıyor, hafriyat çalışması çoğalıyor. Ayrıca bu güzergahta İstanbul içme suyunun yüzde 7'sinin sağlandığı Büyükçekmece Gölü de var. Yetkililer bu önemli gölü devre dışı bırakmak istemiyor. İkinci hat ise Silivri'nin batısından başlayıp Fenerköy ve Kabakçı üzerinden Karadeniz'e ulaşıyor. Burada da hafriyat ve maliyet ilk projedekinden kat kat daha fazla. Ayrıca bu bölgede çok fazla orman arazisi bulunuyor.

3 mahalleye talih kuşu

25 metre derinlikte ve 150 metre genişlikteki Kanal İstanbul Projesi'nin en önemli istimlak ve kamulaştırma çalışması, -son anda bir değişiklik olmazsa- Küçükçekmece Gölü ile Sazlıdere Barajı arasında kalan Başakşehir ilçesinin Altıntepe, Güvercintepe ve Şahintepe mahallelerinde gerçekleştirilecek. Önemli bir yolun komşusu olacak ruhsatsız ve imarsız evlerden oluşan mahalleler kanala cephe bir konumda olduğu için şimdiden değerlendi. Arazi fiyatlarının tavan yaptığı bu yerlerde Çevre ve Şehircilik Bakanlığı bazı bölgeleri rezerv alan ilan etti.
http://tinyurl.com/c42wccd
------------------------------------------------------------------------------------------

Resim

Kullanıcı avatarı
alabay
Evliya Çelebi
Mesajlar: 5555
Kayıt: 21 Eyl Cum, 2007 12:12

Mesaj gönderen alabay » 30 Mar Cmt, 2013 18:04

Ben bu kanalı palavra buluyorum ve karşıyım. Ama madem yapılacak (garanti yine bir EN kanal olur bu) – bir kaç soru beliriyor. İlki, bu kanalın genişliği ne kadar olacak? Böldüğü bölgelerde geçişler köprüyle mi, tünellerle mi düşünülüyor? Nitekim yol, demiroylu gibi şeyler de geçmek zorunda kalacaklar.

Kanal Süveyş (Mısır), Panama (Mezoamerika) veya Kuzey-Doğu-Deniz (Almanya) kanallarıyla mukayesede hangisine benzeyecek acaba? Elimde bilgilere göre daha çok Almanya’daki kanal gibi biraz darca olacak, 150 m cıvarı. Süveyş 350 metrelik, Panama’yı bir türlü çıkaramadım.

Peki, buralarda bir kaza olsa, veya su seviye problemleri belirse, bunun kontrolü mümkün mü?

Bilmiyorum, bana pek hoş gelmiyor. Abilere göre bişi olmazzz, Allah da korur, ama korkağım ben böyle konularda 8)

kenanmar
Serbest Geçiş
Mesajlar: 741
Kayıt: 28 Eyl Çrş, 2011 15:47

Mesaj gönderen kenanmar » 30 Mar Cmt, 2013 21:03

Bu kanal Küçük veya Büyük Çekmece Gölleri güzergahlarını takip etse ortaya başka bir sorun çıkıyor. Şu anda Boğazlardan geçen gemiler FSM ve Boğaziçi Köprülerinin denizden yüksekliğine uygun şekilde geçebiliyorlar. Halbuki her iki gölün hem etrafından hem de önünden geçen yollar neredeyse deniz seviyesinde. Örneğin Avcılar-Küçükçekmece arasındaki D100 Karayolu'nu 65-70 mt yüksekliğinde bir viyadükle mi geçecekler? veyahut o bölgeye Beylikdüzü-İncirli metrosu düşünülüyor o nereden geçecek?
Açıkçası maliyeti yüksek gözükse de en mantıklı güzergah Silivri ile Karadeniz arası, o bölgede tepeler ve dereler gerekli yüksekliği ve geçişi doğal yolla mümkün kılıyor.

Kullanıcı avatarı
Esat
Pir-i Seyyâh
Mesajlar: 18061
Kayıt: 17 Eyl Pzt, 2007 13:37

Mesaj gönderen Esat » 31 Mar Pzr, 2013 00:07

Kenan ben yazacaktım üşendim öğlenden beri sen dile getirmişsin, kimse kusura bakmasında neyin maliyeti neyin kafası diye sorarlar adama ya, astarı yüzünden pahalıya gelecek yani, hem e-5 hem otoyolun yükseltilmesi gerekecek yani bu durumda, diğer karadeniz tarafındaki yolları hesaba katmıyorum bile, artı içecek su sağlamıyor diye bir gölü yok etmek? Ya temizle halka aç kardeşim, gerçekten üzülüyorum ya bir taraftan ülke yararına yapıldığına inandığım bir sürü iş diğer tarafta halk için hiçbir şey yapmamak, nasıl bu kadar tezat olunabiliyor anlayamıyorum. Son olarak şu kadarını söyleyeyim hani çılgın mılgın dediler ya şu göl geçişi ile hakkaten çılgınca bir iş ortaya çıkartacaklar aferim yani.

kenanmar
Serbest Geçiş
Mesajlar: 741
Kayıt: 28 Eyl Çrş, 2011 15:47

Mesaj gönderen kenanmar » 16 May Prş, 2013 22:30

---------------------------------------------------------------------------------------------
CHP'den Kanal İstanbul sorusu
Umut Oran, Başbakan'a proje nedeniyle yaşanabilecek bazı olumsuz senaryoları sordu:

CHP Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran, Kanal İstanbul projesi nedeniyle yaşanabilecek bazı olumsuz senaryoları Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a sordu.

Oran, Erdoğan’a, “Savaş durumunda Trakya’yı nasıl savunacaksınız? Nükleer saldırıda köprülerden tahliye nasıl mümkün olacak? Oluşacak adada halkın su ihtiyacı nasıl karşılanacak? Tuzluluk nedeniyle Karadeniz’den Marmara’ya doğru, saatte 8 kilometreden daha büyük bir hızla akacak yeni satıh akıntısının etkilerini araştırdınız mı” sorularını yöneltti.

CHP İstanbul Milletvekili Oran, Başbakan Erdoğan’ın yanıtlaması istemiyle TBMM’ye iki ayrı soru önergesi vererek Kanal İstanbul nedeniyle yaşanabilecek olası olumsuzlukları senaryolar halinde gündeme getirdi.

Oran’ın Erdoğan’a yönelttiği sorular şöyle:


1- “Çılgın” Kanal İstanbul projeniz için bölgenin temel antlaşmaları olan KEİ ve Bükreş Antlaşmaları çerçevesinde sahildarlarla istişarede bulundunuz mu?

2- Dünyada, mevcut doğal ve işleyen bir boğaz var iken buna paralel, insan yapısı, alternatif bir kanal örneği var mıdır?

3- Kanalın gerçekleşmesinin, sadece Türk Boğazlarından geçişi düzenlemeyen aynı zamanda Karadeniz-Marmara ve Çanakkale bölgesinde bir güvenlik rejimi de tesis eden, Montreux Sözleşmesine etkisini değerlendirdiniz mi? Sözleşmenin omurgası olan Türk Boğazlarının bütünlüğünü bozarak, değiştirebilecek süreçlere karşı bir planınız var mıdır?

4- Boyu 40 kilometre, genişliği 150 mt ve yüksekliği 25 mt olan içi su, etrafı beton dolu bir hacmin, beklenen büyük Marmara depreminde deniz dibinde fay kırılmasıyla oluşacak enerjiden ne şekilde etkileneceği; bölgede yaratılan jeolojik değişikliğin bu kanal ve civarında oluşturulacak yerleşim birimleri üzerindeki etkisi modellenmiş midir?

5- Kanal İstanbul’un ortalama 150 mt genişliği, 25 mt derinliği olacağı öne sürülmektedir. Bu kanalda herhangi bir gemi batması veya 1979’da yaşandığı gibi İndependenta benzeri bir süper tanker günlerce yanarsa, Boğaziçi’nden çok daha dar olan bu kanalda kazaya nasıl müdahale edilecek, gemi enkazları nasıl kaldırılacaktır?

6- Batı İstanbul’u bir adaya çevirecek bu proje kabaca 5-6 milyon insanın bir kısmının doğal felaket veya radyoaktif serpinti durumunda tahliyesi gerektiğinde doğuda iki köprü ve Marmaray tüneline; batıda bu kanal üzerinde kurulacak köprülere mecbur kalınması halinde bu felaket durumunda tahliye nasıl gerçekleşecektir?


7- Benzeri biçimde savaş durumunda köprülerin yıkılması halinde Trakya’nın takviyesi sadece deniz yolu ile mi sağlanacaktır?

8- Yaklaşık 5-6 milyon insanın yaşayacağı, yeni Batı İstanbul adasının doğal kaynakları, başta su olmak üzere adayı beslemeye yetecek midir? Bu kapsamda kanalın Ergene havzasıyla etkileşimi irdelenmiş midir?

9- Batı İstanbul adasının tüm dış lojistiğinin doğudan ve batıdan birkaç köprüye bağımlı kalmasının ne gibi zafiyet yaratacağı irdelenmiş midir?

10- Deprem sonrası oluşacak tsunami ve deniz yükselmesinin etkileri veya kanalın doğayı değiştiriyor olmasının yaratacağı “kertik tesirinin” büyüklüğü ve bunun jeolojik sonuçları hakkında gerekli modellemeler yapıldı mı?

11- Marmaray’da olduğu gibi çıkabilecek ”çanak çömlekler” için herhangi bir ön araştırma yapıp herhangi bir arkeolojik önlem aldınız mı?

12- Tuzluluk nedeniyle Karadeniz’den Marmara’ya doğru, saatte 8 kilometreden daha büyük bir hızla akacak yeni satıh akıntısının gerek Marmara ve gerekse Batı Karadeniz’de yaratacağı hidrografik etkiler ile eko sistem dengesi üzerindeki olumsuz etkileri modellemeler yapılarak irdelenmiş midir?

Bu akıntının, Karadeniz’de hakim kuzeyli rüzgarların da etkisi ile artacağı ve Tuna Havzası nedeniyle halen Karadeniz’in en kirli bölümünü teşkil eden (Tuna deltası) Batı Karadeniz’in kirli satıh sularını Marmara’ya taşıyacağı ve zaten çok kirli olan Marmara’daki kirlenmeyi kat be kat artıracağı değerlendirilmiş midir?

13- Halen İstanbul Boğazından günde, 130-140 ticaret gemisi, Montreux Sözleşmesine göre geçiş ücreti ödemeden geçme hakkı söz konusu iken bitmesi durumunda İstanbul Kanalından niçin paralı geçiş yapsın?

14- Coğrafya değiştiren bu projenin gerek Montreux Sözleşmesine gerekse çevreye etkileri göz önüne alınarak TBMM’de onaylanması ve İstanbul/Tekirdağ halkına bölgesel bir referandum ile sorulması gerekli değil midir?

15- Söz konusu kanal, Doğu Trakya’nın ekolojisini ne şekilde değiştirecektir? Kaybedilecek tarım arazisinin yıllık getirisi hesap edilmiş midir? Bu devasa projede alt yapı gereksinimleri nedeniyle kaç ağaç kesilecektir?

16- Bu kanaldan 150-200 milyon metreküp hafriyat, 8-10 milyon metreküp çimento ve bir o kadar da çelik donatı işi çıkacağı düşünüldüğünde gerçekte ne kadarlık bir maliyet söz konusudur?

17- Bu inşaatın yapım- teslim süresi için ne kadarlık bir süre öngörmektesiniz?

---------------------------------------------------------------------------------------------

Kullanıcı avatarı
Esat
Pir-i Seyyâh
Mesajlar: 18061
Kayıt: 17 Eyl Pzt, 2007 13:37

Mesaj gönderen Esat » 19 May Pzr, 2013 11:49

Milletvekilinin sorduğu soruları pek bir aklı başında buldum açıkçası, yani siyasi şovlara kaçmadan ya da sırf çamur atmak amaçlı çok salata var ortalıkta, bunun yanında bu sorular haddinden fazla doğru bence. Ha verilecek cevap iyi kötü belli, yuvarlak ifadeler ile "siz kafanızı takmayın o iş bizde, halledicez" denilir :)

Konu ile ilgili bir diğer yazı, bayağı uzun alıntı yapmadım. Bir akademisyen kendi düşüncesi çerçevesinde yaptığı küçük bir araştırmayı vermiş, yani kanalların çevre etkisi nedir gibi, iyi ifade etmiş, açıkçası gün geçtikçe bu projeye karşı sürekli soğuyorum. Kimse yanlış anlayım darılmasın ama dünyaya mühendislik öğretecek durumda değiliz bence, yürümeden koşmaya, kanat takmadan uçmaya çalışıyoruz gibi geliyor bazen. Bunu projenin teknik ve çevresel etkilerinden ziyade birazda içimize -maalesef- işlemiş olan "bundan bir parçada ben yemeliyim" düşüncesi yüzünden düşünüyorum. Tamam boğazları koruyalım, gemiler geçmesin ama bu kanalın çevresi ne olacak? Devasa gemilerden söz ediyoruz, bu kanalı geçecek köprülerin yüksekliği ne olacak? Hakkaten acil durumlarda kendi kendimizi bir kapana kıstırmış olmayacakmıyız? Lojistik nedir, askeri anlamda köprü ve kanalların önemi nedir? Falan filan işte,

http://www.milliyet.com.tr/kanal-istanb ... efault.htm

Kullanıcı avatarı
alabay
Evliya Çelebi
Mesajlar: 5555
Kayıt: 21 Eyl Cum, 2007 12:12

Mesaj gönderen alabay » 19 May Pzr, 2013 23:20

Ben ilk baştan böyle kritiktim, sen o zamanlar daha çok şendin bu konuda. Evet, zordan zor, zor ötesi, kurcalanmaması gereken bir şey. Bu gerçek anlamda çılgın. Yani öyle çılgın ki, tabut gibi, küt diye atıl bırakarak tam probleme batmadan rezalet simgesi yapmış olmak gibi bir şey olabilir. Ama sen iyi yazmışın, Esat. Bağlantısını verdiğin yazıyı şimdi okumadım, yoldayım, ama onu da gelecek hafta bir yapacağım.

kenanmar
Serbest Geçiş
Mesajlar: 741
Kayıt: 28 Eyl Çrş, 2011 15:47

Mesaj gönderen kenanmar » 02 Tem Sal, 2013 22:04

------------------------------------------------------
Nikaragua hükümeti, İstanbul Kanalı'ndan daha geniş çaplı bir proje için düğmeye bastı

Orta Amerika ülkelerinden Nikaragua hükümeti Başbakan Tayyip Erdoğan'ın "çılgın proje" olarak nitelediği İstanbul Kanalı'ndan daha geniş çaplı bir "çılgın proje" için düğmeye bastı.

Hükümet bir Çin konsorsiyumu tarafından teklif edilen ve Atlantik ile Pasifik okyanuslarını Panama'dan sonra ikinci kez birleştirecek ve Nikaragua'yı doğudan batıya kadar ikiye ayıracak kanal için görüşmelere
başladı.

Proje ilk öngörülere göre 25 milyar dolara mal olacak ve tamamlandıktan sonra gelirin önemli bir bölümü "yap-işlet-devlet" modeliyle Çinli konsorsiyuma gidecek.
Projeye sıcak bakan hükümet, kanaların tamamlanmasıyla dünya deniz trafiğinin yüzde 4.5'unun yeni kanal üzerinden yürüyeceğini ve Nikaragua'da kişi başına düşen gelirin ikiye katlanacağını duyurdu.

Hükümetin girişimleri sonucu Kongre'ye gelen kanal projesi Altyapı Komisyonu'nda oybirliğiyle kabul edildi.Komite Başkanı Jenny Martinez tasarının süratle Milli Meclis'e sevk edildiğini bildirdi.

Kanal için Nikaragua'yı doğudan batıya kesen beş rota üzerinde duruluyor. Bu konuda son kararı Kongre verecek.
http://www.haberturk.com/dunya/haber/851907-cilgin-plan
------------------------------------------------------

Kullanıcı avatarı
Esat
Pir-i Seyyâh
Mesajlar: 18061
Kayıt: 17 Eyl Pzt, 2007 13:37

Mesaj gönderen Esat » 02 Tem Sal, 2013 22:19

Bu proje için çok fazla olumsuz ses var ama, projenin sadece Çin in çıkarlarını gözetecek bir iş olduğu, Nikaragua da ise o da »belki« inşaat süresince işsizliğe katkısı olacağı bunun dışında bir katkısı olmayacağı yönünde pek çok karşıt görüş var diye okumuştum.

Kullanıcı avatarı
Kamil16
Müdavim
Mesajlar: 919
Kayıt: 08 Tem Pzr, 2012 10:44

Kanal İstanbul ve Montrö Anlaşması

Mesaj gönderen Kamil16 » 02 Tem Sal, 2013 22:42

Montrö Anlaşmasına göre BEDAVA geçmek varken kim para vererek, Kanal İstanbul'dan geçecek?

Bu sorunun cevabı var mı? 8)

Kullanıcı avatarı
Esat
Pir-i Seyyâh
Mesajlar: 18061
Kayıt: 17 Eyl Pzt, 2007 13:37

Mesaj gönderen Esat » 03 Tem Çrş, 2013 17:25

Bu sorunun cevabi ile ilgili gecen bir yazi okumustum, icerigi hatirlayamadim ama yazar mecbur gececekler diyordu ve montro ile ilgili bir seylerde vardi. Bence gecmeleri bir sekilde saglanabilir, yani gunluk gecis sinirlamalari, belli yukler ile ilgili guvenlik sinirlari konulabilir bence sonucta montro zamaninda alternatif yoktu simdi var denilebilir. Diger taraftan baska acilardan mantikli gormedigim bir proje, cevre, lojistik, guvenlik, kentlesme falan filan.

Cevapla

“Projeler, İhaleler, İnşaatlar Genel Konular” sayfasına dön