Gönderilme zamanı: 26 Şub Cmt, 2011 15:49
Bu ne demek ya? Hala 20 sene önceki yazılardan kopyala yapıştır yapıyorlar. Dedikleri daha doğrusu kastettikleri yer Karayolları'na bile bağlı değil...Ankara Devlet Yolu'nun
Ulaşım Hakkında Her Şey ...
http://ulasimturkiye.com/
Bu ne demek ya? Hala 20 sene önceki yazılardan kopyala yapıştır yapıyorlar. Dedikleri daha doğrusu kastettikleri yer Karayolları'na bile bağlı değil...Ankara Devlet Yolu'nun
Avrasya Tüneli’nden günde 120 bin araç geçecek
Projenin toplam uzunluğu: 14.6 km
Avrupa yakası yaklaşım yolu: 5.4 km
Boğaz geçişi bölümü: 5.4 km
Asya yakası yaklaşım yolu: 3.8 km
Boğaz’da TBM ile geçilecek uzunluk: 3.4 km
TBM kazı çapı: 13.7 metre
En derin deniz taban kotu: - 61 metre
En düşük örtü kalınlığı: Deniz tabanından 25 metre
En düşük tünel kotu: - 106.4 metre
Marmaray’la mesafe: Güneyinde 1.8 km
Proje tutarı: 1 milyar 75 milyon dolar
Günlük kapasite: Her iki yönde toplam 120 bin araç
Esat yazdı:Temel atma töreni yapılmış, yine pazarlık yapılmış maşallah bu sefer 1 sene kopartılmış Yapılacak işe dair bazı bir takım sayısal bilgiler aşağıda
Avrasya Tüneli’nden günde 120 bin araç geçecek
Projenin toplam uzunluğu: 14.6 km
Avrupa yakası yaklaşım yolu: 5.4 km
Boğaz geçişi bölümü: 5.4 km
Asya yakası yaklaşım yolu: 3.8 km
Boğaz’da TBM ile geçilecek uzunluk: 3.4 km
TBM kazı çapı: 13.7 metre
En derin deniz taban kotu: - 61 metre
En düşük örtü kalınlığı: Deniz tabanından 25 metre
En düşük tünel kotu: - 106.4 metre
Marmaray’la mesafe: Güneyinde 1.8 km
Proje tutarı: 1 milyar 75 milyon dolar
Günlük kapasite: Her iki yönde toplam 120 bin araç
ASYA ile Avrupa yakasını denizin altından karayolu ile bağlayacak Avrasya Tüneli’nin Çevresel ve Sosyal Etki Değerlendirmesi (ÇSED) Raporu’na göre, proje yaklaşık 67 hektar büyüklüğündeki (yaklaşık 67 futbol sahası) bir araziyi kalıcı şekilde kullanacak. Yapılacak çalışmalar liman, iskele ve park alanlarının yanı sıra cami bahçeleri ve Karacaahmet Mezarlığı’nının da bir bölümünü kapsayacak. Türk-Kore Ortak Girişimi’nin Avrasya Tüneli İşletme İnşaat ve Yatırım A.Ş. (ATAŞ) ismini alarak başladığı proje, şu çalışmaları içeriyor:
14.6 kilometrelik güzergah
Avrasya Tüneli Projesi, İstanbul Boğazı’nın deniz tabanının altında, İstanbul’un Avrupa ile Asya yakasındaki sahilleri arasında kalan 5.4 kilometre uzunluğunda karayolu tüneli ile toplam 9.2 kilometre uzunluğundaki mevcut yolların tünele girişlerini sağlamak üzere genişletilmesinden oluşacak. Yol güzergahı toplam 14.6 kilometre olacak.
Projenin “Avrupa yakası yaklaşım yolu” başlıklı birinci bölümü, Kazlıçeşme’den Cankurtaran sahiline, Kennedy Caddesi boyunca 5.4 kilometre uzunluğunda 6 şeritten 8 şeride yol genişletme ve bağlantı yollarının iyileştirmesi çalışmalarını kapsıyor.
“Asya yakası yaklaşım yolu” başlıklı bölümü ise D-100 karayolu, mevcut Eyüp Aksoy Köprülü Kavşağı’ndan Göztepe Kavşağı’na kadar olan 3.8 kilometrelik yolu kapsıyor. Burada yol 8 şeride çıkarılacak ve bağlantı yolları iyileştirilecek.
Projenin, yaklaşık 1.1 milyar dolarlık bir yatırımla 55 ayda tamamlanması öngörülüyor. Tünel trafiği otomobil ve minibüsler ile sınırlandırılacak.
15.97 hektar alana ihtiyaç var
Avrasya Tüneli Projesi, toplam olarak yaklaşık 67 hektar büyüklüğündeki bir araziyi kalıcı şekilde kullanacak; bu arazinin 51 hektarlık kısmı mevcut yol koridoru içerisinde kalacak.
Proje için 11.39’u Avrupa ve 4.58’i Asya yakasında olmak üzere 15.97 hektar alana ihtiyaç bulunuyor.
Bu miktarın yüzde 59’unu halka açık alanlar, parklar, bahçeler ve spor tesisleri, yüzde 23’ünü pazarlar, ticari, endüstriyel, kamusal hizmetler ve depolama alanları, yüzde 15’ini liman, iskele, marina ve park alanları, yüzde 2’sini yerleşim amaçlı bahçeler ve yüzde 1’ini cami bahçeleri ve mezarlıklar oluşturuyor.
Arazi kullanımında ve araziyi kullanan kişiler üzerindeki en önemli kalıcı etki, özellikle Avrupa yakası kıyıları boyunca olmak üzere kamuya açık alanlardaki kayıp olacak.
Proje kapsamında çoğunlukla park alanlarından oluşan, sahil balıkçılığı, yürüyüş, antrenman ve bisiklet sürme gibi faaliyetler dahil olmak üzere, resmi ve resmi olmayan eğlence faaliyetleri için yoğun olarak kullanılan ve şehir için değerli bir kaynak sunan kıyı park alanının yaklaşık yüzde 20’sinin kaybedileceği tahmin ediliyor.
Kumkapı’da yıkımları tepkiler belirleyecek
RAPORA göre, projeden 3 tezgah ve kafelerin bazı kısımları ile bir restoranın bir bölümünün kaybedilmesi nedeniyle Kumkapı Balık Pazarı daha çok etkilenecek. Raporda, şu görüşe yer verildi: “Kumkapı Balık Pazarı’nda bazı iş yerlerinin kısmen yıkılması ufak bir etki olarak değerlendirilebilir. Ama eğer inşaat sırasında ya da uzun vadede yeni yolun yakınlaşması nedeniyle tüm tesisin işleyişi olumsuz şekilde etkilenirse, bu büyük ve önemli bir etki olacaktır. Bunun olup olmayacağını şimdiden söylemek olası değil. Çünkü bu işletmecilerin ve müşterilerin tepkisine bağlı bir durum olacak.”
En azından ne çıkarsa bahtımıza dememişler ve mantıklı bir uygulama yapmışlar, eğer güzergah illa ki oradan geçecekse (ki öyle) en baştan gecikmeleri hesaba katarak koyun pazarlığı yaparken ona göre yaparlar.Cankurtaran sahili ile Haydarpaşa arasında yapılacak ve Kazlıçeşme-Göztepe arasındaki yolculuğu 15 dakikaya indirecek olan İstanbul Boğazı Karayolu Geçiş Projesi'ni yapan ATAŞ firması, arkeolojik etüt çalışması yaptı. Şirket, arkeolojik kazılar nedeniyle 3.5 yıl geciken Marmaray Projesi ile aynı kaderi paylaşmamak için uzmanlara hattın arkeolojik ve tarihi analizini çıkarttırdı. Bizans mimarisi alanında uzman olan Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi, Yard. Doç. Dr. Olarak Haluk Çetinkaya güzergâh boyunca yaklaşık altı ay çalıştı. Çalışmasını raporlaştıran Çetinkaya şu bilgileri verdi: "Riskli bölgelerden biri Yenikapı. Sahil yolunda batçık uygulaması yapılacak. Orada sınırlarını bilmediğimiz bir liman var. Arkeolojide kullanılan jeo radar ile çalışma yaptık. Yerin 40-50 metre altına radyo dalgaları gönderildi. Bu çalışmayla orada bir duvar kalıntısı olduğunu tespit ettik."
Marmaray' ı gölgede bırakacak proje için zemin etüdü yapılmadan ihaleye çıkılıp, bir de temel atıldı harika, durmak yok.İstanbul Boğazı’na inşa edilecek ikinci tüp tünelde derinliğin artması maliyeti 225 milyon dolar yükseltti. Derinliğin 60 metre olacağı hesaplanmıştı. Ancak tünellerin Marmaray’dan daha derine indirilmesi gerektiği ortaya çıktı. Yeni derinlik, yer yer 80 metreyi geçecek. Yeni maliyet de 1.3 milyar doları bulacak.
Bu hesapla çıkılan yap-işlet-devret (YİD) modelli ihaleyi, Güney Koreli SK ve Türk Yapı Merkezi şirketlerinden oluşan Türk-Kore Ortak Girişim Grubu kazandı. Ortaklık, tüp geçişi 4 yıl 7 ayda inşa edecek, 25 yıl 11 ay 9 gün işlettikten sonra da DLH Genel Müdürlüğü’ne (devlete) devredecek. İkinci tünelin inşa edileceği bölgede yapılan sondajda, büyük bir sürprizle karşılaşıldı. Lastik tekerlekli araçların geçişi için inşa edilecek tüp tünellerin yerleştirileceği bölgede zeminin Marmaray’a göre daha geçişken olduğu belirlendi. Otomobiller için Boğaz’ın altına döşenecek tünellerin daha derine indirilmesi gerektiği ortaya çıktı. Ulaştırma Bakanlığı kaynakları, Marmaray için 60 metre olan derinliğin karayolu tüp geçişi için 80 metreye kadar çıktığını aktardı.
HABERTÜRK’ün, Ulaştırma Bakanlığı’ndan aldığı bilgiye göre derinlik farkı nedeniyle yatırım maliyeti, yaklaşık 225 milyon dolar artarak 1 milyar 75 milyon dolardan 1 milyar 300 milyon dolara çıkacak. Ulaştırma Bakanlığı, sürpriz maliyetle ilgili incelemesini sürdürüyor. Kaynaklar, durumun teknik olarak ayrıntılı olarak ortaya konulmasının ardından bir karar alınacağını belirterek, “Gerekirse, işletme süresi maliyet artışını karşılayacak biçimde uzatılır. Sorun ortadan kaldırılır” görüşünü dile getirdi.
Bakan Soluk, lastik tekerlekli araçlar için inşa edilen Avrasya Tüneli’nde çalışmaların başladığını ve herhangi bir sıkıntı yaşanmadığını söyledi. Soluk, bu projenin 3,5 yıl sonra hayata geçmesiyle İstanbul’un trafik sorununa büyük ölçüde çözüm sağlanmış olacağını da dile getirdi.
Bir de imaj var onu da ekliyeyim.Avrasya Tüneli İşletme İnşaat ve Yatırım A.Ş. (ATAŞ) tarafından hazırlanan Avrasya Tüneli Projesi Çevresel ve Sosyal Etki Değerlendirmesi (ÇSED) çerçevesinde gerçekleştirilen ''Paydaşlar ile Danışma Süreci Raporu'' tamamlandı. Rapora göre, projeyle ilgili olarak 7 Mart-8 Mayıs tarihleri arasındaki danışma süresince 246 bireysel ve 20'de kamu kurumları ve sivil toplum kuruluşlarından olmak üzere toplam 266 paydaş görüş iletti. Paydaşlardan, yüzde 48'i olumlu ve destekleyici görüş bildirdi.