fr-D.22 » Mulhouse Cité du Train Demiryolu Müzesi [belgeleme]
Gönderilme zamanı: 14 Nis Sal, 2009 13:05
Bir kaç gün evvel şurada burada, tek tük Mulhouse Demiryolu Müzesi diye anlatmıştım. Aslında kentin yeni iki tramvay hattını bir gözden geçirecektim, ama oraya gitmişken, onlarca müzenin hangisine gidelim diye düşündük, ee, ben de elbet tren falan diye tutturdum
Resimleri sunmadan, çok az biraz bir şeyler anlatayım ... Mulhouse Fransa'nın Alzas bölgesinde bir şehir. Nüfusu merkezde ~112.000, etrafı da sayarsak, tam ne kadar oluyor, bilmiyorum, ama etrafı bol, köyler, kasabalar ve çok fazla ötede olmayan Basel şehri (İsviçre), 25 km. Freiburg 55 kilometre, Strasbourg da 110 km. Bayağı metropol bir yer. Her nedense Kuzey-Elzas'ın "başkenti" değil, o Colmar, daha küçük, ama önemli ve tarihli bir kent, 40 km ötede. Mulhouse'un ise özelliği, uzun zaman Fransa'ya ait olmaması. Bu şehir İsviçre'ya bağlı bir yerdi, sonra, halkın isteğiyle Fransa'ya katıldı. Almanya ve Fransa arası Elzas'ı bir kaç kez el değiştirdi, ona şimdi değinmeyeceğim, ama şu bilinmeli ki, Elzas'ta halk Fransızca konuşur/konuşabilir. Yerel dil ise, Almanya'nın güneybatısında ve İsviçre'nin kuzeyinde konuşulan "Aleman" Alman dili (Alemannisch). Mulhouse müluğz Fransızcası, Mülhausen mülhavzen Almancası, Milhüsa ise Alemancası.
Şu Demiryolu Müzesi, Cité du Train, Avrupa'nın en büyük tren ve demiryolu müzesi. Tarihi 1961'e kadar geri gidiyor, 1971'de lokomotifler getirilmeye başlıyor, 1983'te müze büyütülüyor. Şu an 15.000 metrekaresi var ve yılda 200.000 ziyaretçi geliyor.
Şunu ekleyeyim, ama elimde şu an kaynağı yok, internette göremedim, ama yanlış hatırlamıyorsam, iki tren delisi dost bu müzeyi veya içindekilerini toparladı. Ama garantisiz bir cümlem bu.
Müzenin iki ayrı büyük bölümü var: İlki karanlık ve "sahnelik", yani hafif tiyatroluk bir şekilde "sahneler" gösteriliyor. İkincisi ise büyük bir sergi holü, raylar üzerinde sayılamayacak kadar lokomotif, vagon ve daha ne varsa oturtulmuş. Aralarında da "ders verici şekilde", hem anlatan, hem sırf öyle bakmak için duran sergilenen parçalar var. İki holün arasında bir açık avlu var, orada Cluny istasyonu (orjinal mi, rekonstrüksyon mu, bilmiyorum) ve bir lokomotif duruyor. Yani, fazla göze çarpan bir şey değil. İlâveten bir de bir küçük çocuk bölümü var, bir maket bölümü var (korkunç!) ve simulatörler var (tüm bunları cekemedim, kameranın aküsü bitmişti ...). İki kişi, dört buçuk saat gezdik, arada bir gazoz ve bir sandöviç (mini bir kahvesi var), ve benim gibi bir tren delisi bile sonunda ray görmekten bıktı
Burada sergileyeceğim resimleri Esat seçti. Birinci holü ve ikinci holü ayrı göstereceğim şimdilik. Paris metrosunun başlangıcından da bir kaç karem var, onları sonradan sunarım.
Dolaşanın eline bir ahize veriliyor. Ben resim çekmekten ahizedeki bilgileri pek dinlemedim, bir iki istisna haricinde. O yüzden burada öğretmen gibi tüm resimlere tam tarihini, konusunu ve özellikleri yazamıyacağım, ama yine de ilgisi olanlara yardımcı ve zevk olur sanırım.
Resimleri sunmadan, çok az biraz bir şeyler anlatayım ... Mulhouse Fransa'nın Alzas bölgesinde bir şehir. Nüfusu merkezde ~112.000, etrafı da sayarsak, tam ne kadar oluyor, bilmiyorum, ama etrafı bol, köyler, kasabalar ve çok fazla ötede olmayan Basel şehri (İsviçre), 25 km. Freiburg 55 kilometre, Strasbourg da 110 km. Bayağı metropol bir yer. Her nedense Kuzey-Elzas'ın "başkenti" değil, o Colmar, daha küçük, ama önemli ve tarihli bir kent, 40 km ötede. Mulhouse'un ise özelliği, uzun zaman Fransa'ya ait olmaması. Bu şehir İsviçre'ya bağlı bir yerdi, sonra, halkın isteğiyle Fransa'ya katıldı. Almanya ve Fransa arası Elzas'ı bir kaç kez el değiştirdi, ona şimdi değinmeyeceğim, ama şu bilinmeli ki, Elzas'ta halk Fransızca konuşur/konuşabilir. Yerel dil ise, Almanya'nın güneybatısında ve İsviçre'nin kuzeyinde konuşulan "Aleman" Alman dili (Alemannisch). Mulhouse müluğz Fransızcası, Mülhausen mülhavzen Almancası, Milhüsa ise Alemancası.
Şu Demiryolu Müzesi, Cité du Train, Avrupa'nın en büyük tren ve demiryolu müzesi. Tarihi 1961'e kadar geri gidiyor, 1971'de lokomotifler getirilmeye başlıyor, 1983'te müze büyütülüyor. Şu an 15.000 metrekaresi var ve yılda 200.000 ziyaretçi geliyor.
Şunu ekleyeyim, ama elimde şu an kaynağı yok, internette göremedim, ama yanlış hatırlamıyorsam, iki tren delisi dost bu müzeyi veya içindekilerini toparladı. Ama garantisiz bir cümlem bu.
Müzenin iki ayrı büyük bölümü var: İlki karanlık ve "sahnelik", yani hafif tiyatroluk bir şekilde "sahneler" gösteriliyor. İkincisi ise büyük bir sergi holü, raylar üzerinde sayılamayacak kadar lokomotif, vagon ve daha ne varsa oturtulmuş. Aralarında da "ders verici şekilde", hem anlatan, hem sırf öyle bakmak için duran sergilenen parçalar var. İki holün arasında bir açık avlu var, orada Cluny istasyonu (orjinal mi, rekonstrüksyon mu, bilmiyorum) ve bir lokomotif duruyor. Yani, fazla göze çarpan bir şey değil. İlâveten bir de bir küçük çocuk bölümü var, bir maket bölümü var (korkunç!) ve simulatörler var (tüm bunları cekemedim, kameranın aküsü bitmişti ...). İki kişi, dört buçuk saat gezdik, arada bir gazoz ve bir sandöviç (mini bir kahvesi var), ve benim gibi bir tren delisi bile sonunda ray görmekten bıktı
Burada sergileyeceğim resimleri Esat seçti. Birinci holü ve ikinci holü ayrı göstereceğim şimdilik. Paris metrosunun başlangıcından da bir kaç karem var, onları sonradan sunarım.
Dolaşanın eline bir ahize veriliyor. Ben resim çekmekten ahizedeki bilgileri pek dinlemedim, bir iki istisna haricinde. O yüzden burada öğretmen gibi tüm resimlere tam tarihini, konusunu ve özellikleri yazamıyacağım, ama yine de ilgisi olanlara yardımcı ve zevk olur sanırım.