1. sayfa (Toplam 2 sayfa)

edr-D.22 » Edirne Tren Garı

Gönderilme zamanı: 27 Eki Cmt, 2012 23:24
gönderen Kamil16
II.Abdülhamit zamanında yaptırılan Edirne Tren Garı, talihsiz bir çok olay nedeni ile işlevini uzun süreli yapamadı ve Ağustos 1971'de, Pehlivanköy-Edirne arasındaki yeni demiryolu hattının açılması ve Edirne içinde yeni Gar binasının hizmete girmesinden sonra Kaarağaç İstasyon Binası’nın önündeki raylar söküldü.

1977 yılından itibaren Trakya Üniversitesi Rektörlük Binası olarak kullanılmaktadır.

Resim
Resim

Aynı alanda bulunan Lozan Anıtı, Türkiye'yi oluşturan üç kara parçası, Karaağaç, Trakya ve Anadolu ve bunları ayıran iki su yolu, Meriç Nehiri ve Marmara Denizi temsil eden çok ilginç bir anıttır.

Resim
Resim

Gönderilme zamanı: 28 Eki Pzr, 2012 15:25
gönderen Esat
Şu güzelim binanın bir şekilde korunmuş olmasına tabii ki sevindim ama keşke gar binası olarakta kalabilse idi, ama daha önce belirtmiştim galiba bana biraz da Trakya demiryolu otobüslere ve otobüsçülere yenildi gibi geliyor. Teşekkürler foto ve bilgiler için.

Gönderilme zamanı: 28 Eki Pzr, 2012 15:55
gönderen alabay
Hangi demiryolu(mu) yenilmedi ki! :?

Gönderilme zamanı: 28 Eki Pzr, 2012 16:14
gönderen Kamil16
Esat yazdı:Şu güzelim binanın bir şekilde korunmuş olmasına tabii ki sevindim ama keşke gar binası olarakta kalabilse idi,
Fotoğrafları 2006 yılı Kasım ayında Edirne'ye gittiğim zaman çekmiştim. Daha güzel fotoğraflar var ama aynı manzara içinde, anı fotoğrafı kapsamında eş-dost ile çekilmiş. :) Bu sitenin içeriğine uygun olmadığı için kullanamıyorum. :?

Bu tür tarihi binaları yaşayarak korumak belki de en doğru olanı. 8) Bunun içinde eğitim kurumu olması güzel olmuş bana göre. İTÜ'nünde Taşkışla-Maçka-Gümüşsuyu binaları da bu şekilde günümüze sağlıklı biçimde taşınmış olmadı mı?

Güzergah değişikliği nedeni ile işlevsiz duruma düşen, Edirne'nin bu tarihi görkemli Gar binası sadece müze olsa idi, belki de bu kadar ziyaretçisi olmazdı. Çok stratejik bir yerde olmasına karşın, Edirne'nin dışında kalmış. 8)

Bir Garip İstasyon: Karaağaç

Gönderilme zamanı: 28 Eki Pzr, 2012 18:09
gönderen Kamil16
Edirne (Karaağaç Tren İstasyonu) ile ilgili bir yazı...

http://kentvedemiryolu.com/icerik.php?id=793

Resim

Re: edr-D.22 » Edirne Tren Garı

Gönderilme zamanı: 28 Eki Pzr, 2012 18:30
gönderen Kamil16
Kamil16 yazdı:II.Abdülhamit zamanında yaptırılan Edirne Tren Garı,
Edirne Karağaç Gar Binası, Mimar Kemalettin tarafından 1913-1914 yıllarında yapılmış. :?

http://tr.wikipedia.org/wiki/Karaa%C4%9 ... _Gar%C4%B1

İşin Doğrusu;

http://www.edirneden.com/goster.php?id=1062,

"Karaağaç Tren İstasyonu Mimar Kemalettin Bey’in “Şark Demiryolları Şirketi” adına tasarladığı dört tren istasyonundan birisidir. Mimar Kemalettin Bey’in tasarımını yaptığı diğer istasyon yapıları arasında Filibe Garı, Selanik Garı ve Sofya Garı bulunmaktadır. Bunlardan Selanik Garı’nın yalnızca temelleri atılabilmiş, Sofya Garı II.Meşrutiyetten önce tamamlanmıştır."

Gönderilme zamanı: 28 Eki Pzr, 2012 20:09
gönderen Esat
Sofya Garı ayaktamı acaba? Merak ettim bir bakayım, mimarisi çok hoşuma gitti binanın.

Gönderilme zamanı: 28 Eki Pzr, 2012 23:14
gönderen alabay
Ben de baktım, ama Wiki’ye göre mimarları başkaları: Adolf Vaclav Kolář (bu bana Çekçe gibi geliyor), Bogdan Prošek (bu da Bulgarca değil bence, Çek veya Slovak) ve Wasil Markow (bu Bulgar olabilir). 1888’de açmışlar o garı. Gar binasında İtalyanlar da yardım etmiş diyorlar. Iwan Grosew namında bir iş adamı onlarla beraber yaptırmış/açtırmış. Ama bu eski gar 1974’te komple kaldırılmış. Ama iki ek proje varmışmış eskiden, çünkü o garın açılışından sonra yolcu sayıları fazlasıyla artmış. Biri Khashkov (Haşkov) tarafından tasarlanmış, biri de? İşte o üçüncüsünde (1905/1907 arası proje) isim yok. Yeni gar hakkında bilgi geçmedim şimdi burada.

Gönderilme zamanı: 28 Eki Pzr, 2012 23:23
gönderen Esat
İşte bu yüzden Wiki bir kaynak değil, kim işine ne gelirse onu yazıyor, ya da şöyle diyeyim pek çok zaman bilgiler eksik oluyor, düzenleyende kendi menfaatlerine göre yazıyor, sevmiyorum bu yüzden.

Gönderilme zamanı: 28 Eki Pzr, 2012 23:24
gönderen Hakan
Tam diyecektim ki Balkan Harbi'nde koskoca saray bile ayakta kalamadı da tren garı mı kaldı, Abdülhamid döneminde nasıl yapılmış ama altta başka bilgilerle devam etmişsiniz.

Neyse kısa araştırmama göre yapım tarihi konusunda net bir bilgi olmadığı anlaşılıyor. İleride okuyacağım kitaplar arasında bu bilgiye ulaşma ihtimalim var, ulaşırsam buraya not düşerim mutlaka...

Gönderilme zamanı: 28 Eki Pzr, 2012 23:34
gönderen Esat
Hakan yazdı:Tam diyecektim ki Balkan Harbi'nde koskoca saray bile ayakta kalamadı da tren garı mı kaldı, Abdülhamid döneminde nasıl yapılmış ama altta başka bilgilerle devam etmişsiniz.

Neyse kısa araştırmama göre yapım tarihi konusunda net bir bilgi olmadığı anlaşılıyor. İleride okuyacağım kitaplar arasında bu bilgiye ulaşma ihtimalim var, ulaşırsam buraya not düşerim mutlaka...
Bekliyorum Hakan, ben kısa bir arama yaptım, aslında pekte iyi de değilim bu arama işinde :) bir fotosunu bile bulamadım konu ile ilgili Filibe Gar ının fotoğrafı vardı ama Sofya garının bulamadım, demek ki yıkılıp gittiği için olsa gerek. Pek çok eseri bu şekilde kaybetmişiz, son yıllarda bu konuda bir takım çalışmalar ile bazı eski Osmanlı eserleri yeniden ayağa kaldırıldı ama ne kadar yeterli ya da ne kadar doğru işler bilemiyorum.

Gönderilme zamanı: 28 Eki Pzr, 2012 23:38
gönderen alabay
Esat, o senin sandığın gibi pek olmuyor, acaip sıkı bir denetimi var genelde. Ayrıca orada belirtilen Bulgar kaynakta göz geçirince, tarihlerle ilgili örtüşmeler görüyorum. Tek bir ek isim buldum: Stefan Stambolov, bu biraz İstanbullu Ştefan gibi geliyor bana :-) (-> Стефан Стамболов); istoriyata bölümünde yazıyor (tarih) (-> ИСТОРИЯТА). Ama şimdi hepsini dik gözle taramak yorar.

O senin bahsettiğin »işe gelmeyi« ben başka yerlerden daha fazla tanıyorum, buraları öyle tekyollu olmadığından, öye gelecek işin kime gideceğı belli olmadığından, bu burada böyle yürümez, veya genellikle yürümez, hiç yürümez değil.

He, bir de garın yapım senesiyle, Abdülhamid II. zamanında Bulgaristan’ın Bulgaristan olmasının tarihlerini bir karşılaştır. Yani, olsa olsa, sırf bir tasarım için vakit yeterdi. Gerisi biraz zor, çünkü yapım Bulgaristan’ın kopuşundan sonraya benziyor.