ist-M.01:05 » Üsküdar-Çekmeköy Metro Projesi

[Hakan]

Veeee, yıllardır beklenen ihalenin tarihini açıklıyorum.

3 Şubat 2011

Üsküdar-Ümraniye-Çekmeköy Metro Hattı 1.Etap (Üsküdar-Ihlamurkuyu Arası) İnşaatı yapım işi

http://www.ibb.gov.tr/tr-TR/Pages/Ihale ... aleID=9275

Sözleşmenin imzalandığı tarihten itibaren 15 gün içinde yer teslimi yapılarak işe başlanacaktır. Yer tesliminden itibaren 780 (yediyüzseksen) takvim günüdür.

İhale vaktinde yapılırsa ve onaylanırsa, yaza kadar sözleşme imzalanır. Verilen süre 2 yıl 2 ay ama, bu sürede tamamlanması bana fazla makul görünmedi. Muhtemelen ihale kapsamı sadece kaba inşaattır, hatta sadece tüneller bile olabilir. Bir de minik ilave Üsküdar-Ihlamurkuyu denmiş, muhtemelen Üsküdar-Çakmak arası hizmete alınacak, Ihlamurkuyu kısmı ise muhtemelen geçici depo alanı ve manevra alanı olacaktır.

Yaşasın anadolu yakası 2.metro müjdesini aldı bugün...

[Esat]

Hayırlı uğurlu olsun diyelim, dediğin gibi bir sarkma olmazsa yaza kadar rahatlıkla yer teslimi ve sözleşme işleri halledilir herhalde. Bu hat için öngörülen bitiş tarihi 2014 yazıyordu galiba İBB dökümanlarında yanlışmı kalmış aklımda bilmiyorum. 2 ayrı ihale yapılabilir, elektromekanik işler için daha sonra ihale çıkılacaktır belki.

[alabay]

İnşaallah Üsküdar ile Ümraniye arası zamanla ikinci bir Tophane problematiğine girmez, hani elit geliyor, “yerli” gitsin bakalım tarzında. Anlatabildim mi? Tophane olsun, Bağlarbaşı olsun, bütün bu yerleşim alanları “top” dedikleri. İstanbul da sanki hafif arsızlaşıyor gibi geliyor bana. Yani bilirsiniz, ben garanti modern bir insanımdır, ama modern ile moderinn arasında ince bir kızıl hat var. Derim.

Bana göre, “alt tabaka” ile “üst tabaka” beraber yaşayabilmeli, farklı da olsalar. İsteyen mini etekle dolaşsın, isteyen de başını örtsün, isteyen hetero olsun, isteyen homo, ama birbirlerine girmelerini iyi bulmuyorum. Yani kahvehane ile galeri meselesi. İkisi de bugünün yaşantısında gerekli şeyler, ikisi de var olabilmeli. Ne dersiniz?

[Hakan]

Bu hat güzergahı gayet muhafazakar bölgelerden geçiyor ama, yinede insanların yaşam şekillerine müdahale edecek kadar değil. Zaten Altunizade civarı dışında ortalamadan farklı insan profili de göremezsiniz.

Bir de şunu söylemeden edemeyeceğim, Sultanbeyli hariç anadolu yakasının tümü için farklılıkları daha fazla içine sindirmiş, şehirli yaşamaya daha fazla ayak uydurmuş bir halk olduğunu söyleyebilirm. Bu söylediklerimde kıyas noktam avrupa yakası.

Son olarak da Üsküdar-Çakmak arasında acayip bir yolcu potansiyeli olduğunu söyleyebilirim, 2.etap için aynı şeyi söyleyemem...

[Esat]

Sosyolojik kısmı hakkında pek bir şey söyleyemeyeceğim aslında Hakan' a katılıyorum bu konuda, yani bu gün Acıbadem dediğimiz nokta gayet hoş modern bir semt ama orada da farklı kültürlerden insanlar yokmu? Var ve gayet güzelde bir arada yaşanıyor, ama hattın doğusuna doğru gittikçe Ümraniye' den sonrasında bir farklılaşma varmı? Yani bana göre yok, buralar zaten iç içe bölgeler ve kimsenin kimseye karıştığı höt zöt ettiğini sanmıyorum. Sultanbeyli bir zamanlar ciddi anlamda problem olarak gösterilirdi, ben oraların ilk yerleşim zamanlarını az çok biliyorum ama şu anki hali ile kıyaslanamaz, Başar' ın çok iç içe girmemeli tespiti de doğru o verdiği Tophane örneği mesela, bu alanlar yan yana olabilir ama bunun tek gerek şartı bana göre birbirini taciz etmemektir, taciz bir kere başlarsa karşılıklı hale gelir ve sonunda da bir patlama noktası yakalanır, bunun baskı ile falan alakası yok ve ben orada mahalleliyi haklı görüyorum.

Güzergaha dönelim, ben bu hattın iyi bir yolcu rakamı yakalayacağına inanıyorum, bir Kadıköy-Kaynarca gibi olamayacak ama çünkü burada yolculuk talebinin doğu-batı değil de kuzey-güney olduğu gibi bir düşünce var bende, bilmiyorum ne kadar haklıyım Hakan daha iyi yorumlayabilir bu konuyu.

[alabay]

Mahalleliyi de demeli bence. Ama Tophaneli kim? Siirtli mi? Tophaneli mi? İki tarafta da herhâlde ciddî şekilde hoşgörüsüz tipler var. Bir de işin arka plânı olabilir, her nedense tutucu parti şirketleri bazı tutucu semtleri yıkıp, her yeri “yeniliyor”, ama sonra gelen kim? Hangi kesim? Tutuculuk birden önemsizleşiyor, iş paraya dönüyor. Ve bu Üsküdar, Kuzguncuk, İcadiye, Bağlarbaşı ve ötesinde de olabilir. Bence yazık olur. Acıbadem gayet “normal” bir semt tutucu bir tarafını görmüyorum. Bana Yenisahra/Sahrayıcedit bile normal geliyor. Ama “benim” Kuzguncuk az biraz tutucu. Ama can sıkıcı değıl bence. Yani ille de dine gelirsek, küçük bir Kudüs, ve oradaki Rum, Ermeni ve Yahudi cemiyetlerine saldırı falan görmedim, duymadım. Ama işte üstün şekilde moderinn değil, gayet güzel, vasat bir yer. Ortadirek diyebilir miyiz? Bu denge inşallah bozulmaz, diyorum. Ümraniye daha zor, orada eskiden birbirlerine giriyorlardı, bilhassa sünni–alevi anlaşmazlıkları vardı, yanlış hatırlamıyorsam.

Hattın talebi hakkında hiç problem yok. Pardon, var. Hat bence baştan kocaman bir normal metro hattı olarak tasarlanmalıydı, aynı Kadıköy hattı gibi.

[Esat]

Bir başa dönüp bakmak lazım ya bu hat kaç araçlık yapılmıştı 6 ydı sanırım, aslında ben çok sallamıyorum bu olayı artık ama tabii ki garip. 15 milyonluk bir şehir, ne yapsan yetmiyor ve yetmeyecek. Mikrofonu her eline alan geçmişte şöyle yapılmış böyle yapılmış atıp tutuyor ama hala geçmişten ders almıyor. Geçmişte çok övündükleri bilmemnerenin mükemmel şehir plancıları bile İstanbul' un nüfusunun böyle artacağını ön görememiş adamlar herhalde bu yıllarda İstanbul' u 5 milyonluk bir kent düşünmüşler. Peki bugün ne oluyor, ben göç artacak demiyorum 10 senede 30 milyon olacak ta demiyorum, ama yıllık ortalaması düşsede göç devam edecek, nüfus artacak, iş için gidip gelenlerin sayısı artacak, yani şehrin gündüz nüfusu 40 belki 50 milyona dayanacak.

Yeni kent merkezleri oluşturacağız kenti dağıtacağız diyoruz, okey. Ama diğer taraftan bu merkezler arasında bir bağlantı oluşturacak doğru ulaşım adımlarını atmıyoruz. Herhalde 8-10 araçlık dizilere göre yapılacak hatlar israf olarak görülüyor, malum israf haramdır. Bu saatten sonra bana göre de İstanbul' da kalkıp ta hafifti light tı yok omega3 lüydü değil adam akıllı yarın bir gün hiç sıkıntı yaşamadan 10 tane vagonu dizip çalıştıracağımız hatlar yapılmalı, sanki 10 yıl kullanmak için yapıyoruz, sonra üstüne yenisini yapacağız, katlı mezar sistemi.

[Hakan]

Esat benim bu hatla ilgili düşük kapasite olmasına sebep olabilecek nedenle ilgili bir teorim var. Hat Üsküdar'da deniz kenarında başlıyor ve aniden tepelere doğru tırmanması gerekiyor bunu da ancak kavis çizerek yapabilirler tabi bu da kurp sorununu ortaya çıkarıyor, daha fazla vagon demek kavisin daha geniş tutulması demek olur. Bu sebeple 4 ya da 6'lı set kullanmayı düşünmüş olabilirler...

[Esat]

Esat benim bu hatla ilgili düşük kapasite olmasına sebep olabilecek nedenle ilgili bir teorim var. Hat Üsküdar'da deniz kenarında başlıyor ve aniden tepelere doğru tırmanması gerekiyor bunu da ancak kavis çizerek yapabilirler tabi bu da kurp sorununu ortaya çıkarıyor, daha fazla vagon demek kavisin daha geniş tutulması demek olur. Bu sebeple 4 ya da 6'lı set kullanmayı düşünmüş olabilirler...

Olabilir, bak hiç aklıma gelmeyen bir şeydi, gerçi yayınladığım istasyon çizimlerinden kotlara bakmıştık ama görememiştik galiba, dur bir mesajlara bakayım bir ara geri doğru unutuyorum ya fakat teorik olarak bence doğru bir yaklaşımdasın, zaten HM ile M arasındaki farklardan birisi de bu söylediğin şey.

[alabay]

Bu konuyla daha çok vagonların uzunluğu ilgili değil mi? Yani 10 normal vagon yerine 14 kısa vagon ile kavis aynı tutulamıyor muydu?

[Hakan]

İyi de kısa 14 vagonun taşıyacağı yolcu sayısı uzun 10 taneden daha fazla olmaz ki? Amacımız daha fazla vagon taşımak değil, daha fazla yolcu taşımak...

Bu arada kotlarla ilgili bir tarama yapabiliriz ama ben istasyonların noktasal yerlerini bilmiyorum.

Kadıköy-Kartal arası için istasyonların birbirine mesafesinden istasyon derinliklerine kadar bilgi vardı elimde, bu hatla ilgili yok...

[alabay]

Tabiiki fazla olmaz, da, su hafif rayli bilmemne sistemiyle öngörülen yaolcu kapaistesi, vagonlarla ilgisiz olarak, zaten mukaiseten düsük. Problem orada. Farz etsek ki, 14 normal vagonluk bir kapasiteyle hesaplansaydi, onun yerine 20 kisa vagon koyulurdu, yani, problem o dedgil de, öngörülen islevsek kapasite. Bence.

Yani, plânlar Istanbul'a degil, Denizli'ye yakisir kapasitelerle hesap oyunu yapiyor gibime geliyor demeden yapamayacagim.

Dua edelim ki, Selmani Pak'a nostaljik tiramvaybe yapmaya kalkan olmadi